şaka

Turkish-English Translation

  1. play
  2. joke
  3. laugh
  4. sport
  5. giggle
  6. banter
  7. gag
  8. hoax
  9. prank
  10. wheeze
  11. pleasantry
  12. chaff
  13. lark
  14. witticism
  15. badinage
  16. wisecrack
  17. jest
  18. raillery
  19. spoof
  20. drollery
  21. persiflage
  22. gaffer
  23. jape
  24. fun
  25. leg pull
  26. rib tickler
  27. crack
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

acımasız bir şaka
cruel joke Noun
el şakası
practical joke Noun
kötü bir şaka
cruel joke Noun
Şaka yapmıyorum.
I mean it. Sentence
alaylı şaka
quip
edepsizce şaka
ribaldry
sahnede oyuncu tarafından uydurulan şaka
gag
tatlı şaka
pleasantry
şaka bir tarafa
joking aside
şaka bir yana
joking apart
şaka bir yana
seriously Adverb
şaka bir yana
all the kidding aside
şaka dergisi
funny paper
şaka ediyor olmalısınız !
you must be joking
şaka ediyordum
I was only joking
şaka etmek
to sport Verb
şaka etmek
to jest Verb
şaka gibi gelmek
to seem like a joke Verb
şaka kaldırmak
to be able to take a joke Verb
şaka mı ediyorsun
you must be kidding
Şaka mı yapıyorsun?
Are you kidding?
şaka niteliğinde
waggish
şaka olarak münasebetsiz işler yaptırma
hazing
şaka söyledim
I was only kidding
şaka yapan kimse
prankster
Şaka yapıyorsun değil mi?
You're kidding, right?
şaka yapmak
to chaff Verb
şaka yapmak
to rally Verb
şaka yapmak
to joke Verb
şaka yapmak
to banter Verb
şaka yollu
jocular
şaka yollu
tongue in cheek
şaka yollu konuşmak
to speak with one's tongue in one's cheek Verb
bir şeyi şaka diye söylemek
to say something in play Verb
bir şeyi şaka kabul etmek
to pass something off as a joke Verb
bir şeyi şaka yollu söylemek
to say something in jest Verb
birine şaka yapmak
to play a joke on sb Verb
birşeyle ilgili şaka yapmak
to joke about something Verb
ilkel şaka yapmak
to grind through a horse collar Verb
kaba şaka yapmak
to rag Verb
saka
water- bearer
saka
water carrier
saka
water seller
saka
bheestie
saka
water-bearer
saka kuşu
goldfinch Noun, Zoology
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Karşısındakini kırmadan güldürmek, eğlendirmek, neşelendirmek, şaşırtmak ... yapılan hareket, latîfe, hezel
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.

saka
Evlere dışarıdan ... taşıyan kimse
saka
Artçı birlik, dümdar