born

English-Turkish Translation

  1. Adjective doğmuş.
    to be born: doğmak.
    I was born in Gürün: Gürün'de doğdum, Gürünlüyüm.
    Where
    were you born: Nerelisiniz?
    Her latest born: Son doğan çocuğu.
    In all my born days: Bütün ömrümde.
    A Londoner born and bred: Doğma büyüme Londralı.
  2. Adjective doğuştan.
    a born musician.
    He is a born poet: Doğuştan şairdir.
    a born fool.
    born
    tired: yaratılıştan tembel ve uyuşuk.
  3. Adjective doğumlu, asıllı.
    A German born scientist: Alman asıllı bilim adamı.
    A Chicago born New Yorker.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

be born before one's time
zamanından önce doğmuş olmak Verb
be born with a silver spoon in one's mouth
zengin bir ailenin çocuğu olmak Verb
be born with a silver spoon in one's mouth
doğuştan şanslı olmak Verb
be born with a silver spoon in one's mouth
paşa çocuğu olmak Verb
born with a silver spoon in one's mouth
zengin aileden, zengin ailenin çocuğu olarak doğmuş.
I wasn't born yesterday.
Dünkü çocuk değilim. Sentence, Idioms
I wasn't born yesterday.
Ben kaçın kurasıyım. Sentence, Idioms
I wasn't born yesterday.
Biz bu saçları değirmende ağartmadık. Sentence, Idioms
I wasn't born yesterday.
Sen giderken ben dönüyordum. Sentence, Idioms
base born
onun bunun çocuğu
base born
anası babası soysuz
be born
doğmak Verb
being born
doğma
dead born
ölü doğmuş
earth born
insanoğlu
earth born
fani
earth born
fakir aileden doğmuş
first born
ilk evlat
first born
ilk doğan çocuk
first born
ilk doğan
foreign born
yabancı ülkede doğmuş
free born
serbest doğmuş
free born
köle olarak doğmamış
high born
asil aileden
high- born
asil
high- born
soylu
native- born
ülkede doğmuş vatandaş
natural born
doğuştan
new born
yeni doğan bebek
new- born
yeni doğan
still born
ölü doğmuş çocuk
still born
ölü doğmuş
to the manner born
(a) doğuştan kibar/asil, (b) doğuştan alışmış.
as (if) to the manner born: sanki böyle/bu iş için doğmuş.
us- born
dış ülkede doğmuş
well born
soylu
well born
iyi aileden
born (in a certain year
tevellütlü
born alive
doğumdan sonra
born alive
canlı doğan çocuk
born and bred
doğma büyüme
born and grown up at
doğma büyüme
born businessman
doğuştan işadamı
born in ...
... doğumlu Adjective
born in lawful wedlock
meşru çocuk
born in/to the purple
kral soyundan gelen, asil aileye mensup, asilzade.
born lawful in wedlock
meşru olarak doğmuş
born of
...dan doğma ...
born of
mütevellit
born of (so and so
zade
born on the wrong side of the blanket
piç, gayrımeşru, evlilik dışı doğan.
born organizer
doğuştan teşkilatçı
born out of wedlock
gayri meşru
born out of wedlock
evlilik dışı doğum
born out of wedlock
evlilik dışı doğmuş
born yesterday
bön, saf, safderun, tecrübesiz, acemi, aptal, enayi.
Do you think I was born yesterday: Beni enayi mi sandın?
(fetus) to be born dead
düşmek Verb
abandon a new born child
yeni doğan çocuğu terketmek Verb
abandon a new born child
yeni doğan çocuğu terk etmek Verb
be born great
(Br) İngiltere'de doğmuş olmak Verb
be born on the wrong side of the track
(US) asosyal bir çevreden gelmek Verb
be born salesman
doğuştan satış mümessilli olmak Verb
be born under a lucky star
anası Kadir gecesi doğurmuş olmak Verb
be born under a lucky star
Kadir gecesi doğmuş olmak Verb
be born under a lucky star
çok şanslı olmak Verb
british born subject
İngiliz ana babadan İngiltere'de doğmuş İngiliz uyruklu kişi
child born in wedlock
evlilik sonucu doğan çocuk
child born in wedlock
meşru çocuk
child born out of wedlock
gayri meşru çocuk
child born out of wedlock
evlilik dışı doğan çocuk
generation of people born during the same period
kuşak
low born of
soysuz
national born subject
memlekette doğmuş
native- born citizen
(US) Amerika'da doğmuş Amerikalı
natural (native born ,) citizen
US doğma büyüme vatandaş
natural born citizenship
doğum ile iktisap olunan vatandaşlık
natural born of subject
memlekette doğmuş vatandaş
natural born subject
(Br) doğuştan İngiliz tebası Noun
new born child
bkz
new born child
yeni doğan
newly born child
yeni doğmuş çocuk
true- born american
doğuştan Amerikalı
true born Englishman
doğma büyüme ingiliz
true born Englishman
sapına kadar ingiliz
English-Turkish phrases from Zargan's own database