depress

  1. Transitive Verb üzmek, canını sıkmak, yeis vermek, ye'se düşürmek, meyus etmek, neşesini kırmak, kasvet vermek, moralini
    bozmak, bunalıma uğratmak, bunaltmak,
    mec. kolunu kanadını kırmak.
    The bad news depressed his spirits.
  2. Transitive Verb zayıflatmak, kuvvetten düşürmek.
  3. Transitive Verb (miktarını/değerini) azaltmak/indirmek/küçültmek.
    Does mass unemployment depress wages?
  4. Transitive Verb (rütbesini/mevkiini) indirmek, tenzil etmek.
  5. Transitive Verb, Music (sesin perdesini) alçaltmak.
  6. Transitive Verb -e basmak, bastırmak.
    depress a typewriter key. depress this button in case of fire.
  7. Transitive Verb indirmek, boyun eğdirmek, itaat altına almak.
haberleri baskı altına koymak Verb
fiyatları düşürmek Verb
gaz pedalına basmak Verb
gaz pedalını dibine kadar basmak Verb
fiyatları düşürmek Verb
(borsa) fiyatları düşürmek Verb