device

  1. Noun aygıt, cihaz, makine, alet, araç.
    a device for lighting a gas stove. a device for sharpening pencils.
  2. Noun düzen, desise, hile, oyun.
    By some device or other he got the boy to let him into the house.
  3. Noun hüner, ustalık, marifet.
  4. Noun düstur, vecize, yazıt.
  5. Noun (arma üzerindeki) işaret/yazı/cümle/nişan/resim.
  6. Noun maharetle/hünerle yapılmış şey.
  7. Noun (edebiyat) okuyucu üzerinde beklenen etkiyi uyandıracak şekilde dikkat ve ustalıkla seçilmiş söz(cük), tümce veya âhenk.
  8. Noun icat, tertip, düzen.
gece görüş cihazı Noun, Military
salt aygıt Information Technology
mutlak değer aygıtı
fakat her zaman tek kutupsallıkta bir çıktı işareti üreten bir transdüktör
büyüklük olarak girdi işareti ve eşit
aktif cihaz Noun
çalıştırma düzeni
hırsız alarm aygıtı
durdurma düzeni
sesli ikaz cihazı Noun, Transport
ses cevap aygıtı (bilgisayara bağlanarak insan sesi çıkaran aygıt
otomatik avans
otomatik numara çevirme cihazı
otomatik numara çevirme cihazı
dingil kaldırma tertibatı Noun, Transport
bomba düzeneği Noun
fren tertibatı
tampon bellek aygıtı
gizli dinleme cihazı
dinleme cihazı
böcek Noun, Electronics
elektromagnetik alanı veya bir imgeyi elektrik atımları (empülsleri) dizisine çeviren silikon yonga
(chip).
Bu işaretler magnetik bir disk üzerine kaydedilerek bilgisayar belleğinde, astrofotografide vb. kullanılır.
Noun
kontrol cihazı
(US) tazminat olanağı
tazminat olanağı
şarta bağlı gayrimenkul vasiyeti
bağlama düzeni
bağlantı tertibatı Noun, Transport
bağlama tertibatı
gecikmeli düzen
doğrudan erişimli saklama aygıtı Information Technology
kaldırma tertibatı
kukla aygıt Information Technology
iletimi, elektronların vakum, gaz, yarı iletken hareketi ile sağlanan cihaz
kaldırma tertibatı
kriptolu cihaz Noun, Electronics
bozulmaz cihaz
finans planı
ayarlanma düzeni
dolandırma vasıtası Noun
kumar makinesi
ayar cihazı
(US) vasiyetname ile bırakılan miras
görüntüden yazıcı aygıt
anında yazıcı aygıt
el yapımı patlayıcı (EYP) Noun
marifetli alet
giriş aygıtı Information Technology
girdi aygıtı
giriş cihazı Noun, Information Technology
atış aygıtı
kaldırma tertibatı
ışıklı sinyal tertibatı Noun, Transport
bağlama düzeni
yağlayıcı
ölçme aleti
ayarlanma düzeni
milli amblem
atom bombası Noun
kumanda tertibatı
çalıştırma düzeni
optiksel film algılama aygıtı
dış aygıt
çıkış aygıtı Information Technology
pasif cihaz Noun
patent tedbiri
kılavuz düzeni
koruyucu aygıt
rastgele erişimli düzen
kaçak akım koruma rölesi Noun, Electricity
kaçak akım rölesi Noun, Electricity
tarama aygıtı
(telefon) maskeleme aygıtı
kemer ön-yükleme tertibatı Noun, Transport
emniyet kemeri ön yükleme tertibatı Noun, Transport
ikincil çalıştırma tertibatı Noun, Transport
seçme olanağı
dizisel aygıt Information Technology
ayarlanma düzeni
dengeleyici şey
saklama aygıtı Information Technology
aspiratör
manyetik bant yedekleme aygıtı Information Technology
çeki tertibatı Noun, Transport
çeki donanımı Noun, Transport
çekme donanımı Noun, Transport
kilitleme mandalı
giyilebilir cihaz Noun, Information Technology
aygıt sürücü Information Technology
yükleme boşaltma vasıtası Noun
(Br) US çeklerin muhafazası için aygıt
aygıttan bağımsız Information Technology
alet patenti
cihaz patenti
aygıt simgesi Information Technology
gerekli malların miktarını seçmek Verb
stokta mal olup olmadığını tespit etmek Verb
stoktaki bakiyeleri kaydetmek ve malları doğrudan ambalajlarına ve sevkıyat şubesine göndermek için kullanılan
teypli veya kartlı makine
vasiyetname ya da kanun icabı veraset
: rahim kılıfı,, gebe kalmamak için rahime yerleştirilen polietilenden yapılmış kılıf.