drug

  1. Noun, Criminal Law yasadışı uyuşturucu madde
  2. Pharmaceuticals ilâç, ecza.
  3. uyuşturucu ilâç, esrar, narkotik.
    drug addict: esrarkeş, uyuşturucu madde müptelâsı.
    drug habit:
    uyuşturucu madde alışkanlığı/iptilâsı.
    drug pusher: gizlice uyuşturucu madde satan kimse.
  4. kimya/eczacılık/boyacılık vb.'de kullanılan herhangi madde.
  5. (yiyeceğine/içeceğine) uyuşturucu ilâç katmak.
    a drugged drink: uyuşturucu madde katılmış içki.
  6. ilâçla uyuşturmak/zehirlemek.
  7. (ağrı dindirici/uyuşturucu) ilâç vermek.
    to drug a sick man in pain.
antiviral ilaç Noun, Pharmacology
ilaç etkileşimi Noun, Pharmacology
Baharatlık, aromatik (ıtırlı), uyuşturucu nitelikte ve eczacılıkla ilgili bitkisel ürünlerin yetiştirilmesi (NACE kodu: 01.28) Noun, Trades-Professions
bağışıklık baskılayıcı ilaçlar Noun, Pharmacology
Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Psikotrop Maddelerin Kaçakçılığına Dair Sözleşme Noun, International Law
Uyuşturucu ve Psikotrop Maddelerin Kaçakçılığına Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi Noun, International Law
Birleşmiş Milletler Uyuşturucu Maddelere Dair Tek Sözleşmesi Noun, International Law
ağrı kesici Noun, Pharmacology
ağrı kesici ilaç Noun, Pharmacology
analjezik Noun, Pharmacology
epilepsi ilacı, antiepileptik ilaç, antiepileptik: Anticonvulsants (also commonly known as antiepileptic
drugs or as antiseizure drugs) are a diverse group of pharmacological agents used in the treatment of epileptic seizures. (Wikipedia)
Noun, Medicine
bir ilaca tahammül edememek Verb
kanser ilacı Noun, Medicine
uyuşturucu ve alışkanlık peyda edici ilâç (eroin vb. gibi). Noun
harika ilâç.
ağızdan Medicine
ilaç Noun, Medicine
keyif verici madde Noun, Medicine
reçeteli ilaç Noun, Medicine
sülfa ilâcı.
sentetik uyuşturucu Noun
truth serum
gerçeği söyleten ilâç: ruh tedavisi veya soruşturma için zerkedildiği kimsede gizli sırları açığa vurma
ihtiyacı uyandıran ilâç (
thiopental sodium vb.).
Noun
madde kullanımı Noun, Medicine
uyuşturucu kullanımı Noun, Medicine
uyuşturucu madde kullanımı Noun, Medicine
esrarkeş
hapçı
eroinman
uyuşturucu bağımlısı Noun, Medicine
uyuşturucu müptelası Noun, Psychology
uyuşturucu bağımlısı Noun, Psychology
ilaç şirketi Noun, Pharmaceuticals
uyuşturucu satıcısı Noun, Criminal Law
torbacı Noun, Criminal Law
ibadullah, piyasada pek bol bulunan madde.
ilaç etkileşimleri Noun, Medicine
ilaç düzeyi Noun, Biochemistry
uyuşturucu kuryesi Noun, Criminal Law
uyuşturucu suçları Noun, Criminal Law
ibadullah, piyasada pek bol bulunan madde.
aşırı dozda ilaç alımı Noun, Medicine
uyuşturucu satıcısı Noun, Criminal Law
torbacı Noun, Criminal Law
uyuşturucu nakli Noun
eczane (Amerikada ilâç, parfümeri, sigara, kırtasiye, yiyecek vb. satan mağaza). Noun
ilaç tedavisi Noun, Pharmacology
ilaçla tedavi Noun, Pharmacology
ilaç toksisitesi Noun, Pharmacology
uyuşturucu taciri Adverb
uyuşturucu ticareti Noun, Criminal Law
ilaç tedavisi Noun, Pharmacology
madde kullanımı Noun, Medicine
uyuşturucu kullanımı Noun, Medicine
uyuşturucu madde kullanımı Noun, Medicine
uyuşturucu kaçakçılığı
ilacın sinir sistemi üzerindeki etkisi
Avrupa Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığını İzleme Merkezi
Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi Noun, European Union