instrument

  1. Noun, Law resmi belge
  2. alet, araç.
    a surgeon's instruments = surgical instruments: cerrah aletleri.
    optical instruments:
    optik aletler.
    medical instruments: tıbbî aletler.
  3. çalgı, saz.
    musical instrument: müzik aleti.
    stringed instruments: telli sazlar.
    wind
    instruments: nefesli sazlar.
    percussion instrument: vurularak çalınan müzik aleti.
    to play an instrument: saz çalmak.
  4. araç, vasıta, bir amacı/işi gerçekleştirmeye yarayan şey.
    instruments of war.
  5. belge, belgit, senet, kamusal belge, resmî evrak, hüccet.
    The King signed the instrument of abdication.
  6. aracı, vasıta, alet, başka kişinin gayesine hizmet eden kimse.
    through the instrument of: … aracılığı
    ile/vasıtasıyla/yardımiyle/delâletiyle.
    He was made instrument of another's crime: Başkasının işlediği cinayete alet edildi.
  7. ölçü aleti.
    A thermometer is an instrument for measuring temperature.
  8. gösterge, (özellikle seyrüsefer için kullanılan) elektronik/mekanik alet.
    on instruments: aletli (uçuş/iniş vb.).
  9. aletlerle donatmak/teçhiz etmek (özellikle kaydedici bilimsel aletlerle).
    a fully instrumented missile.
  10. resmî belge düzenlemek.
  11. (müzik parçasını sazlara göre) düzenlemek, orkestraya uyarlamak/adapte etmek.
  12. Aviation aletli, göstergeli, yalnız göstergelere dayanarak uçuşu yöneten.
    instrument flying: aletli uçuş.

    instrument landing: aletli/göstergeli iniş, kör iniş.
borçlanma aracı Noun, Banking
borçlanma aracı Noun, Banking
yetki belgesi Noun, International Law
araçsal Adjective, Philosophy
onay belgeleri Noun, International Law
bir senedi tahrif etmek Verb
devir ve ciro edilebilir senet
devredilebilir senet
geçerli senet
sahici senet
hamiline senet
hamiline yazılı senet
bir belgenin metin kısmı
zorlayıcı araç Noun, Politics-Intl. Relations
ticari değerli evrak
gerektiği gibi doldurulmuş belge
kredi belgesi
bir belge vermek Verb
bir senet vermek Verb
(telefon) çevirme aygıtı
uzaktan okuma aleti
teknik resim çizme aleti
geçerli senet
arkasına imza atılmış belge
ciro edilebilir senet
bir senet yazmak Verb
senet hazırlama
bir senedin üzerindeki yazı
sahte vesika
mali enstrüman
finansman aracı Noun, Banking
vergi aracı
sahte senet
sahte senet düzenleme
bir belgenin metni Noun
senet yazmak Verb
açıklanmamış veya doldurulmamış bir değerli kâğıt
eksik yanları bulunan belge
(Br) beyaz kabul
uluslararası sözleşme
kanuni belge
kanuni senet
kayıp belge
kayıp senet
ölçme aleti
ipotek senedi
müzik aleti Noun, Music
bill of exchange
kıymetli evrak Noun, Banking
ciro edilemez kıymetli evrak
ciro edilemez senet
ciro edilemez senet
emre muharrer senet
emre yazılı kıymetli evrak
asıl senet
asıl senet
percussion ile ayni anlama gelir. vurularak çalınan müzik aleti (darbuka vb.). percussionist:
darbukacı, vurarak çalgı çalan müzisyen.
tescilli senet
kusursuz senet
çalgı çalmak Verb
elektrikle işleyen alet
(US) bir belge düzenlemek Verb
resmi senet
yazılı ve imzalanmış yasal sözleşme ya da senet
ses ölçü aleti
ölçme aleti
arazi mesaha aleti
arazi ölçme aleti
devredilebilir senet
transit ile ayni anlama gelir. meridyen dürbünü: teodolit vb. gibi yatay/düşey açı ölçen teleskoplu yerbetimsel alet.
emanet senedi
bir senedi bir kişi adına bir tröste devreden yasal bir belge
geçerli senet
(Br) devir senedi
nefesli Music
nefesli çalgı/saz. Noun
kör bir aletle
yazılı senet
vekil tayin eden belge
alet panosu, kumanda panosu. Noun
gösterge paneli Transport
alet hatası Noun
aletli uçuş Noun, Aviation
aletli uçuş planı
aletle uçuş kuralları Noun
aletli uçuş
aletli uçuş kuralları Noun
aletli iniş Noun, Transport
Aletli İniş Sistemi Noun, Transport
alet yapmak Verb
alet yapma
nama yazılı senet
iltihak belgesi
katılım belgesi Noun, International Law
temyiz layihası Noun
onay belgesi
ipotek senedi
ciro edilebilir senet
kırdırılabilir senet
suç aracı Noun, Law
taksim belgesi
bağış akdi
delil olarak ibraz ve ikame olunan vesika
değersiz kâğıt
(tedavülde bulunan) para
(İskoçya) devir ve temlik senedi
mülkiyet senedi
temellük senedi
devir senedi
alet panosu, kumanda panosu. Noun
emre muharrer senet
hamiline senet
ipotek senedi
emre muharrer senet
başka birinin elinde alet olmak Verb
alet olmak Verb
başka birinin suçunun aleti olmak Verb
bir senedi emaneten tevdi etmek Verb
(US) bir değerli kâğıdı değerine almak Verb