konu

Turkish-English Translation

  1. Noun subject
  2. Noun matter
  3. Noun subject matter
  4. Noun topic
  5. Noun theme
  6. Noun issue
  7. Noun question
  8. Noun point
  9. Noun case
  10. Noun business
  11. Noun thing
  12. Noun affair
  13. Noun field
  14. Noun sphere
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

akdin konusu
subject-matter of the agreement Noun
alay konusu
sport
alay konusu
ridicule
alay konusu
lauching stock
ana faaliyet konusu
core business
anlaşma konusu
matter of arrangement
anlaşmazlık konusu
object at issue
anlaşmazlık konusu
case under dispute
araştırma konusu
research base
araştırma konusu
subject under investigation
basın konusu
press matter
bir davanın konusu
substance of an action
bir davanın konusu
main issue of a suit
bir hakem kararının konusu
term of an award
bir hikâyenin konusu
point of a story
bir konuşmanın konusu
topic of a speech
bir mektubun konusu
object of a letter
bir talebi olumlu karşılamanın uygunluğu konusu
to question the propriety of granting a request
buluşun konusu
subject matter of invention
dava konusu
case in question
dava konusu
point in dispute
dava konusu
subject matter of the action
dava konusu
litigious matter
dava konusu
at issue
dava konusu
case before the court
dava konusu
dispute at law
dava konusu
case at bar
dava konusu
the matter in dispute
dava konusu
subject of the action
deneme konusu
essay subject
deneme konusu
subject for an essay
ders konusu
subject
devletler hukuku konusu
subject of international law
eğlence konusu
sport
ekonomi konusu
economic subject
elverişli konusu
inside track
esas ihtilaf konusu
main issue
esas konuşma konusu
staple subject of conversation
esas ticaret konusu
main trade
esas ticaret konusu
principal trade
faaliyet konusu
line of activity
faaliyet konusu
field of activity Noun, Management
genel ilgi konusu
of general interest
gündem konusu
item of (on) the agenda
günün konusu
order of the day
günün konusu
topic of the day
hak ve görevler konusu
subject to rights and duties
icat konusu
subject matter of an invention
iflas konusu
bankruptcy subject
ihtilaf konusu
matter of issue
ihtilaf konusu
case at issue
ihtilaf konusu
matter in issue
ihtilaf konusu
matter in dispute
ihtilaf konusu
matter in controversy
ihtilaf konusu
question in dispute
ilginç konuşma konusu
interesting subject of conversation
inceleme konusu
an object for study
iş konusu
matter of business
iş konusu
business matter
kapak konusu
cover subject
konuşma konusu
conversation piece
müzakere konusu
subject under debate
müzakere konusu
negotiating package
müzakere konusu
debating point
müzakerelerimizin konusu
subject of our negotiations
müzakerenin esas konusu
negotiation basis
patent konusu
subject matter of patent
promosyon konusu
(US) promotion matter
promosyon konusu
promotion matter
risk konusu
risk bearer
roman konusu
plot
satış konusu
subject matter of sale
satış konusu
subject of sale
seçim kampanyası konusu
election issue
seçmenin duygularını etkileyen siyasal kampanya konusu
gut issue
şehir dedikodusu veya söylenti konusu
town talk
şiddetli tartışma konusu
vexed question
sigorta konusu
object of insurance
sigorta konusu
subject matter insured
sigorta konusu
subject matter insured (of insurance)
şikâyet konusu
subject of complaint
şikâyet konusu
subject matter of the complaint
skandal konusu
scandalous matter
söz konusu
text
söz konusu
such Adjective
söz konusu
the said
söz konusu
talk
söz konusu
assessment roll
söz konusu
point at issue
sözleşmenin konusu
subject matter of the agreement
suç konusu
corpus delicti
tartışma konusu
contestable
tartışma konusu
contentious question
tartışma konusu
debatable question
tartışma konusu
food for controversy
tartışma konusu
matter for discussion
tez konusu
thesis topic Noun, Education-Training
uydurma ihtilaf konusu
feigned issue
uyuşmazlık konusu
case under dispute
vergi konusu
subject of a tax (for taxation)
vergi konusu
tax object
vergilendirme konusu
taxation purpose
verginin konusu
tax object
ana konu
burden
ana konu
main subject
ana konu
idea
ana konu
principal subject matter
ana konu
motif
bahse konu
said Adjective
bir konu
tableau d'ensemble
çekişmeli konu
contentious issue
çok tartışılan bir konu
a much debated question
değerlendirilmesi gereken konu
consideration Noun
değinilmemiş konu
untouched
esas konu
fundamental issue
esas konu
point
esas konu
main topic
gizli konu
confidential matter
güncel konu
topical subject
güncel konu
hot-button issue Noun
güncel konu
topic A
güncel konu
order of the day
güncel konu
topic
hassas konu
delicate subject Noun
hassas konu
sensitive issue
hayati konu
vital question
ihtilaflı konu
debatable ground
ihtilaflı konu
matter in dispute Noun, Law
ikinci derecedeki konu
subordinate matter
nazik konu
touchy subject
nazik konu
slippery subject
nazik konu
tender subject
nazik konu
sore subject
nazik konu
ticklish issue
nazik konu
touch- me-not
önemli konu
serious matter
önemli konu
outstanding matter
önemsiz konu
immaterial issue
önemsiz konu
trivial matter
reklamın işlediği konu
advertising theme
seçilmiş konu
chosen topic
sosyal konu
social question
tali konu
minor issue
tartışılan konu
matter in question
tartışılan konu
matter in hand
tartışmalı konu
divisive issue Noun
tartışmalı konu
a moot point
ticari konu
commercial subject
üzerinde durup düşünülecek konu
material for thought
yan konu
by-issue
konu açmak
to raise Verb
konu bakımından
ratione materiae Adverb, Law
konu başlığı
subject heading
konu başlığı
thread Noun
konu değişikliği
change of design
konu dışı
beside the point
konu dışı
off the point
konu dışı
irrelevant
konu dışı
extraneous Adjective
konu dışı
irrelevant to the issue
konu dışı
nihil ad rem
konu dışı
beside the question
konu dışı
out of the question
konu dışı
not to the point
konu dışı konuşmak
to discuss outside subjects Verb
konu dışı olmak
to be beside the point Verb
konu dışı olmak
to be out of the question Verb
konu dışına çıkmak
to be off the point Verb
konu dışına çıkmak
to go off topic Verb
konu dışına çıkmak
to stray from the point Verb
konu dışına çıkmamak
to speak to the point Verb
konu dokunmak
to touch upon a delicate matter Verb
konu edilmek
to come into the picture Verb
konu edilmek
come up
konu etmek
to raise Verb
konu fihristi
subject index
konu harici
beside the mark
konu ile ilgili
on the track
konu komşu
kith and kin
konu listesi
subject index
konu vb üzerine düşünmek
to kick around Verb
alfabetik konu kataloğu
alphabetical subject catalogue
bir konu ortaya atmak
to raise a subject Verb
bir konu üzerinde tartışmak
to join issue Verb
Hazır konu açılmışken, ...
Speaking of which, ... Adverb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Ele alınan, incelenen, üzerinde konuşulan mesele, ... fikir veya durum, mevzû
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.