mülk

Turkish-English Translation

  1. Noun property
  2. estate
  3. territory
  4. possession
  5. domain
  6. proprietary
  7. Noun tenement
  8. freehold
  9. demesne
  10. building estate
  11. money
  12. country estate
  13. real estate
  14. freehold property
  15. holding of land
  16. individual property
  17. landed estate
  18. mackallow
  19. possessions
  20. real property
  21. acres
  22. seizin
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

belediye mülkü
city property
bir borçlunun malı mülkü
property of a debtor
devlet mülkü
state domain
devlet mülkü
royal estate
kamu mülkü
public property
kamu mülkü
parish property
maden ocağı mülkü
mining property
mülksüzleştirilmiş
dispossessed Adjective, Sociology
mülksüzleştirme
dispossession Noun, Sociology
şirket mülkü
corporate property
sömürge mal ve mülkü
colonial possession
(ilan , US) satılık küçük mülk
small property for sale
alacaklıların emrine amade olmayan mülk
nondistributable property
annenin malı mülk
maternal property
aynı yerde bulunan mülk
similarly located property
belediyeye ait mülk
municipal property
bitişik mülk
neighbour property
bitişik mülk
adjoining property
bitişik mülk
neighbouring property
bölünmemiş mülk
undivided property
boş mülk
vacant property
çocuğa ait mülk
child's property
devir ve ferağ edilemeyen mülk
entailed property
devre mülk
time share Law
devre mülk
timeshare Law
devredilebilir mülk
negotiable kind of property
dış ülkelerdeki mülk
external foreign property
eski sahibine intikal eden mülk
reversion estate
ev olarak mülk
the house property
fabrika gibi binalardan oluşan mülk
bricks and mortar
gelecekte edinilecek mülk
future acquired property
gelecekte iktisap edilecek mülk
future-acquired property
gelir getiren mülk
income- yielding property
gelir getiren mülk
income-producing property
gelir getiren mülk
income-yielding property
gelir getirmeyen mülk
noninvestment property
geri kalan mal mülk
remaining property
girişi yasak edilmiş mülk
posted property
gizli mal mülk
recording acts
hacizden muaf mülk
exempt property (execution)
hacizden muaf mülk
estate exempt from execution
haczedilemez mülk
unattachable property
ipotekli mülk
mortgaged property
ipotekli mülk
burdened estate
ipotekli mülk
encumbered estate
ipotekli mülk
encumbered property
ipotekli mülk
affected property
ipotekli mülk
charged property
iş veya mülk
money spinner
istimlak edilmiş mülk
condemned property
istimlak edilmiş mülk
(US) condemned property
kamulaştırılan mülk
condemned property
kamulaştırılmış mülk
(US) condemned property
kamulaştırılmış mülk
condemned property
karı koca arasında ortak mal ve mülk
acquets
kerestesinden yararlanılan mülk
timber estate
kiralanan mülk
tenancy
kiralanmış mülk
leased property
kiraya verilen mülk
rental property
kişisel mülk
personal property
kıymetli mülk
valued possession
kıymetli mülk
sizable property
kıymetli mülk
sizeable property
küçük mülk
small property
mahlul kalan mülk
escheated property
mahlul mülk
escheat
mal mülk
tangibles
mal mülk
estate property
mal mülk
estate
mal mülk
havings
mal mülk
possessions
menkul ve gayri menkul mülk
mixed property
menkul ve gayrimenkul mülk
mixed property
mevcut ve gelecekte iktisap olunacak mal mülk
present and future property
mirasçılarına kalan mülk
absolute estate
müşterek mülk
joint property
ortak mal mülk
joint property
ortak mülk
collective property
ortak mülk
joint property
özel mülk
privately owned
özel mülk
private property
pahalı mülk
higher-bracket flat
reddedilen mülk
disclaimed property
rehin olarak tutulabilecek mülk
distrainable property
rehnedilemez mülk
exempt property
sahipsiz mülk
estate without a claimant
sahipsiz mülk
abandoned property
şahsi mal mülk
individual estate
şahsi mülk
private proprietor
şahsi mülk
personal property
şartlı olarak miras bırakılan mülk
entailment Noun, Civil Law
sonradan edinilen mülk
subsequenty-acquired property
tapuda tescil edilmesi gereken mülk
compulsory area
tarafsız bir devlette bulunan mülk
neutral property
terkedilmiş mülk
disclaimed property
tescilli mülk
registered property
ticari amaçla kullanılan mülk
commercial property
toplam mal mülk
aggregate property
üzerinde intifa hakkı olan mülk
beneficial property
üzerinde ipotek tesis edilen mülk
basis of a mortgage
üzerinde kullanım hakkı olan mülk
beneficial property
vasiyet yoluyla bırakılan mülk
devise
veraset yoluyla intikal eden mülk
udal
veresiye satın alınan mülk
future acquired property
vergiye tabi mülk
taxable property
vergiye tabi mülk
dutiable property
yabancıya ait mülk
us- owned property
yıpranıp tükenen mülk
wasting property
mülk değeri kadar borç almak
to borrow up to the value of the property Verb
mülk edinmek
to take title to property Verb
mülk edinmek
to get an estate Verb
mülk edinmek
to acquire a property Verb
mülk gelir belgesi
property)
mülk geliri
income of property
mülk geliri
estate income
mülk hissesi
portion of property
mülk iktisap etmek
to acquire property Verb
mülk ile ilgili bir sözleşmenin ilk bölümü
premises
mülk listesi
register of properties
mülk listesi
schedule of property
mülk miras kalmak
to come into property Verb
mülk sahibi
gaffer
mülk sahibi
freeholder
mülk sahibi
freehold owner
mülk sahibi
property owner
mülk sahibi köylü
peasant proprietor
mülk sahibi olmak
to hold property Verb
mülk sahibi sınıflar
propertied classes Noun, Sociology
mülk sahipliği
proprietorship
mülk sahipliği
landownership
mülk satışı teklifi
offer to sell property
mülk senedi
deed of property
mülk sigortası
property insurance Noun
mülk üzerindeki ipoteği kaldırmak
to free an estate of encumbrances Verb
mülk ve menkul değerler
goods and chattel Noun
mülk vergilendirme
property taxation
asiller veya mülk sahipleri huzurunda
coram paribus
bir mülk edinmek
to enter an estate Verb
bir mülk ipotek edilmişse
foreclose
bir mülk kiralamak
to take a lease Verb
bir mülk üzerindeki hakları birine devretmek
to vest someone with rights in an estate Verb
bir mülk üzerindeki haktan feragat etmek
to waive one's claim to the estate Verb
bir mülk üzerindeki ipoteği kaldırmak
to free an estate of encumbrances Verb
bitişik mülk sahibi
abutting owner
bütün mülk üzerinde icra uygulamak
to levy on the entire property Verb
bütün mülk üzerine icra uygulamak
to levy on the entire property Verb
büyük mal mülk sahibi
holder of a large estate
büyük mülk sahibi
great landowner
devre mülk tatil sözleşmesi
time-share holiday contract
iflas alacaklısına tercihli mülk devri
preferential assignment
komşu mülk sahibi
adjoining landowner
komşu mülk sahipleri
adjoining landowners Noun
mal , mülk ve menkul değerler
goods and chattel Noun
mal mülk deviri
devolution of property
mal mülk devri
devolution of property
mal mülk edinmek
to make one's pile Verb
mal mülk hasarı
property tort
mal mülk idaresi
management of property
mal mülk idaresi
administration of property
mal mülk sahibi varlıklı sınıflar
proprietary classes Noun
mal mülk sahipleri
the proprietary classes Noun
mal mülk sınıflandırması
classification of properties
mal mülk tevarüs etmek
to enter upon a property Verb
mal mülk vasiyet edebilir
able to devise property
mal mülk ve menkul kıymetler
goods and chattels Noun
mal ve mülk müsaderesi
confiscation of property
malikinin mülk üzerinde tam
absolute estate
memleket dışında mülk sahibi olmak
to own property abroad Verb
mükellefiyeti olmayan mülk sahibi
owner in fee simple
önceki mülk sahibi
predecessor in title
ortak mülk sahibi
part-owner
şahsi mülk sahibi
private proprietor
tapuda kayıtlı mülk sahibi
registered proprietor
tapuda kayıtlı mülk sahibi
(Br) registered proprietor
üzerinde külfet ve mülkiyet olmayan mülk
general property
vergi ödeyen mülk sahibi
taxpayer
yabancıların mülk edinmeleri
property acquisition by foreigners Noun, Law
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Dükkân, ev, arsa vb
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.