memory

  1. Noun, Psychology bellek
  2. Noun, Psychology hafıza
  3. Noun bellek, hafıza.
  4. Noun hafıza kuvveti.
    to have a good memory: hafızası kuvvetli olmak.
  5. Noun anımsama, hatırlama.
  6. Noun olayları anımsanan zaman süresi.
    a time within the memory of living men.
  7. Noun anımsanan/hatırlanan şey.
    one's earliest memories.
  8. Noun hatıra: özellikle ölen bir kimsenin arkada bıraktığı şöhret.
    a ruler of beloved memory.
  9. Noun hatırlanma, anılma.
  10. Noun hatırlanan/anılan kimse/şey.
  11. Noun anı, hatıra.
    in memory of: anısına, hatırasına.
    A monument in memory of Atatürk.
  12. Noun
    storage ile ayni anlama gelir. (a) bellek: bilgisayarın bilgi saklama/hatırlama kapasitesi, (b)
    bilgisayarda bilgilerin saklandığı bileşenlerin tümü.
belleğinde hâlâ canlı tutmak Verb
belleğine çakılmış
belleğine başvurmak Verb
hafızasına çakmak
hafızasına sokulmuş
belleğinden silmek
bir şeyi belleğine çakmak Verb
zihnine sokmak Verb
belleğine kazımak Verb
hafızasını kaybetmek Verb
hatırlatmak.
belleğini/hafızasını yoklamak, hatırlamaya çalışmak.
belleğini tazelemek Verb
okul günlerinin anısını belleğinde canlı tutmak Verb
belleğini yoklamak Verb
aklından çıkmak Verb
anımsayamamak Verb
unutmak Verb
belleğini zorlamak Verb
çeviri belleği Noun, Translation
çeviri hafızası Noun, Translation
belleğine güvenmek Verb
belleğine aşırı derecede güvenmek Verb
anımsamaya yardım etmek Verb
çağrışımlı bellek Information Technology
zihni bulanık olmak Verb
anımsanamayacak kadar eski
bir şeyi beynine çakmak Verb
kabarcık bellek Information Technology
hatırlamaya çalışmak Verb
toplumsal bellek Noun, Sociology
ezberlemek Verb
ezberlemek.
to commit a poem to memory.
bellek hatası Noun
kötü hafıza
zayıf bellek
görüntü (birimi) belleği Information Technology
canlı anı
birinin aklında kalmak Verb
birinin belleğinde kalmak Verb
zayıf hafıza
aklından çıkmak Verb
yanılmayan bellek
ezber alıştırması
genişletilmiş bellek Information Technology
uzatılmış bellek Information Technology
bellek hatası Noun
flaş bellek Noun, Information Technology
halk gelenekleri Noun
boş bellek Information Technology
ezberden
akıldan
iyi hafıza
iyi bellek
konuşulan sözcükleri aynen tekrarlayabilecek belleğe sahip olmak Verb
çabuk unutmak, hafızası zayıf olmak.
hafızası kuvvetli
hafızası zayıf
belleteç
birinin belleğini tazelemek Verb
birinin belleğini tazelemek Verb
birinin anısını taze tutmak Verb
anımsayamama
unutkanlık
güvenilmez bellek
canlı anı
geniş bellek
uzun süreli hafıza Noun, Psychology
unutkanlık
hafıza kaybı
manyetik kabarcık bellek
manyetik kabarcık bellek
manyetik bellek
(bilgisayarda) ana bellek. Noun
(vasiyet düzenleme) aklı ve hafızası yerinde olma
eşzamanlı olmayan uçucu olmayan bellek
aklı yerinde
acı hatıra
ruhu sükûn içinde yatsın
görsel bellek
zayıf hafıza
zihninde iz bırakmak Verb
belleğini kurcalamak Verb
programlanır salt okunur bellek Information Technology
rastgele erişimli bellek. Noun
rastgele erişimli hafıza Noun, Information Technology
Salt Okunur Bellek Information Technology
okunabilir bellek Noun, Information Technology
perde anı Noun, Psychoanalysis
duyusal bellek Noun, Psychology
bellek zayıflığı
kısa süreli hafıza Noun, Psychology
bir şey unutma
ezberden konuşmak Verb
bellek gücü
belleğini yitirmiş olmak Verb
hafıza kaybı çekmek Verb
anımsayabildiğim kadarıyla
güvenilmez bellek
ihanet eden bellek
birinin anısına saygı göstermek Verb
birdenbire birşeyi hatırlatmak Verb
bir anıyı canlandırmak Verb
belli belirsiz anımsama
görüntü belleği Information Technology
sanal bellek Information Technology
görsel bellek
henüz sağ olanların anısında
yaşamakta olan insanların belleğinde
(bilgi işlem) belleğe girme
bellek erişim yazmacı.
belleteç
anımsamaya yardım eden şey
bellek yuvası Noun, Information Technology
bellek bankası Noun
bellek öbeği
(US) not defteri
bellek veri yazmacı.
bellek ana yolu
önbellek Information Technology
bellek sığası.
hafıza kartı Noun, Photography
bellek dökümü.
hafıza hatası Noun
bellek yanılgısı
yerleri anımsama yeteneği
canlı anı
bellek binişimi.
bellek yeri.
hafıza kaybı Noun, Medicine
bellek ölçme
bellek sayfası.
bellek gücü
bellek korunum.
akılda tutma
bellekte kalan anı
akılda kalan hatıra
bellek testi
hafıza birimi (gelecekte yararlanılması düşüncesiyle bilgi ve programların saklandığı bilgisayar bölümü
doğrudan bellek erişimi Information Technology
silinir programlanır salt oku bellek Information Technology
birine bir şeyi anımsatmaya çalışmak Verb
tarihleri anımsayamamak Verb
isimleri aklında tutamamak Verb
aklında bir şey tutamamak Verb
elek gibi zihni olmak Verb
zihninde güzel anısını saklamak Verb
yanlış hatırlamıyorsam Adverb
hafızam beni yanıltmıyorsa Adverb
yanlış hatırlamıyorsam Adverb
yanılmıyorsam Adverb
hafızam beni yanıltmıyorsa
hafızam beni yanıltmıyorsa Adverb
yanlış hatırlamıyorsam Adverb
yanılmıyorsam Adverb
... hatıra sına
rasgele erişimli bellek Information Technology
birinin anısını zihninde taze tutmak Verb
dünya kurulduğundan beri Adverb
Sayfalanmış Bellek Yönetimi Birimi Information Technology