notice

English-Turkish Translation

  1. preavi
  2. ilân, duyuru, ihtar, bilgi, haber.
    give notice: işten çıkarılacağını önceden haber vermek.
    I
    gave him 2 weeks notice: İşten çıkarılacağını 2 hafta önce bildirdim.
    serve notice: uyarmak, ihtar/ilân etmek, bildirmek, tebliğ etmek.
    until further notice: yeni duyuruya /ikinci bir ihtara kadar.
    I must have notice: önceden haberim olmalı.
    legal notice: resmî ilân.
    without notice: bildirimsiz, habersiz, önceden haber vermeden.
    notice-board: ilân/bildiri tahtası.
    notice period: ihbar öneli.
  3. bildiri(m), bildirme, tebliğ, afiş.
  4. ihbar(name), ikaz, uyarı, uyarma.
    notice of an approaching storm.
    final notice: son ihtar/uyarı.
  5. dikkat, önemseme, farketme, farkına varma.
    take notice of: dikkat etmek, farkına varmak.
    to
    take notice of one's environment.
    take no notice: aldırış etmemek, farkına varmamak.
    That detail escaped my notice: O ayrıntı gözümden (dikkatimden) kaçmış.
  6. eleştiri, tenkit.
    favorable notices.
  7. saygı, riayet.
  8. farketmek, farkına varmak, görmek, müşahede etmek, farkında olmak.
    I noticed her hesitating: Tereddüt
    ettiğini farkettim.
    I notice you have a new dress: Görüyorum yeni bir elbise giymişsin.
  9. bahsetmek, yorumlamak, eleştirmek.
  10. saygı göstermek.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

drawdown notice
kredi kullandırım bildirimi Noun, Banking
drawdown notice
kullandırım bildirimi Noun, Banking
formal notice to terminate one's engagement
taahhüdünün feshine dair resmi bildirisi
give notice to one's employer
işverenine ihtarda bulunmak Verb
give notice to one's employer
işverene işten ayrılacağını bildirmek Verb
give one's employer notice that one intends to leave
işverenine işten ayrılma niyetinde olduğunu bildirmek Verb
give someone notice of one's intention
birine niyetlerini bildirmek Verb
give someone notice of one's intentions
birine niyetlerini bildirmek Verb
loan drawdown notice
kredi kullandırım bildirimi Noun, Banking
loan drawdown notice
kullandırım bildirimi Noun, Banking
notice to terminate one's engagement
taahhüdün feshine dair resmi bildiri
receive one's notice
ihbarını almak Verb
receive one's notice
ihbarnamesini almak Verb
serve out one's notice
ihbarıni biri aracılığıyla yapmak Verb
serve out one's notice with sb
ihbarını biri aracılığıyla yapmak Verb
slip one's notice/attention
(bir şey) gözünden kaçmak.
(insurance policy) immediate notice
(sigorta poliçesi) hasar bildirisi
amount of notice
ihbar tazminatı Noun, Human Resources
arbitrary notice
keyfi bildiri
arbitrary notice
iş akdini keyfi fesih bildirisi
arbitrary notice
ihtiyari bildiri
assessment notice
vergi ihbarı
assessment notice
vergi ihbarnamesi
attract notice
dikkat çekmek Verb
auction notice
açık artırma ilanı
averment of notice
tebligatın ispatı
bankruptcy notice
iflas ihbarı
blight notice
mal sahibinin bir araziyi fiilen makul bir fiyata satılığa çıkarmış olduğunu bildirerek alıcı bulamadığını
arazi satın alma müdürlüğüne bildirmesi
book notice
kitap ilanı
change without notice
ihbarsız değişiklik
consigned notice
konişmento ihbarı Noun, Law
constructive notice
kusur ve ihmal yüzünden bir şeyden haberi olmama
constructive notice
kanunun makul bir araştırma sonucu kişinin bilebileceğini varsaydığı bilgiler
constructive notice
bilinmesi gereken özellikler
correct notice
makûl akid fesih vadesi Noun
correction notice
düzeltme ihbarı
counter notice
karşı ihbar
counter notice
karşı ihtar
death notice
ölüm ilanı
defective notice
kusurlu adli tebligat
deposit at notice
ihbarlı mevduat
deposits at short notice
kısa vadeli mevduat
dismiss someone without notice
birini ihbarsız işten çıkarmak Verb
dismiss without notice
ihbarsız işten çıkarmak Verb
dismissal notice
ihbar öneli
display a notice
afiş asmak Verb
distringas notice
muhalefet ihbarı (mahkeme aracılığıyla bir şirkete yapılacak özel bir ihbar
due notice
gerekli ihbar
escape notice
dikkatten kaçmak Verb
eviction notice
tahliye ihtarı
exercise notice
opsiyon sahibinin üzerinde opsiyon anlaşması yapılmış bir menkul kıymeti satma ya da satın alma hakkını
kullanmak istediğinde gönderdiği bildiri
expiration notice
vadenin dolduğu ihbarı
expiration notice
bir vadenin geldiği ihbarı
express notice
sarih ihbar
failure to give notice
beyanda bulunmama
form of notice
ilan şekli
formal notice
protesto
formal notice
ültimatom
formal notice
ihtar
general notice
(müdür) muhtemel çıkar çatışması olduğu uyarısı
give due notice
kanunun öngördüğü süre içinde ihbarda bulunmak Verb
give notice
ihbarda bulunmak Verb
give notice
ihtarda bulunmak Verb
give notice
tahliye ihbarı vermek Verb
give notice
ihtar vermek Verb
give out a notice
bir ilan vermek Verb
give out a notice
bildiri yayınlamak Verb
give prompt notice
mümkün olduğu kadar çabuk bildirmek Verb
government notice
(Br) resmi ilan
have notice
bildirilmiş olmak Verb
immediate notice
derhal yapılması gereken ihbar
immediate notice
(sigorta poliçesi) hasar bildirisi
information notice
aydınlatma metni Noun, Law
issue a dismissal notice
ihbar öneli vermek Verb
judicial notice
mahkemenin muayyen bir hususu resen nazara alması
judicial notice
mahkemenin belirli bir hususu re'sen nazara alması
judicial notice
adli tebligat
judicially notice
dosyayı incelemeden varsaymak Verb, Law
judicially notice
kanıtları resen dikkate almak Verb, Law
lawful notice
kanuni ilan
lay off short notice
işçileri işten çıkarmadan az önce ihbarda bulunmak Verb
leaving without notice
haber vermeden ayrılma
legal notice
kanuni ilan
legal notice
kanunen geçerli şekilde yapılan ihbar
legal notice
kanuni ihbar
long notice
erkenden yapılan ihbar
obituary notice
ölüm ilanı
official notice
resmi ihbar
official notice
resmi tebliğ
peremptory notice
mecburi ilan
period of notice
ihbar süresi Noun, Law
personal notice
doğrudan şahsa yapılan tebligat
postpone a notice
ihbarı ertelemek Verb
preliminary notice
ilk ihbar
presumptive notice
tahmin olunan bilgi
previous notice
ön ihbar
printed notice
sirküler
prohibition notice
yasak bildirisi
public notice
umuma duyurma
public notice
umumi ilan
public notice
umuma bildirme
purchase notice
satın alma haberi
put up a notice
bir ilan asmak Verb
reasonable notice
makul ihbar süresi
receive no particular notice
özel bir ihbar almış olmamak Verb
reconfirmation notice
(uçak) rezervasyonu konfirmasyon
red notice
kırmızı bülten Law
red notice
kırmızı bülten Noun
redemption notice
hisse senetleri itfa edilmekte olan hissedarlara gönderilen ihbarname
redundancy notice
(Br) işten çıkarma ihbarı
repayable at short notice
kısa vadede ödenmesi gerekir
right of notice
feshi ihbar hakkı
sales notice
satış ilanı
serve a notice
tebligatta bulunmak Verb
service of notice
ihtar tebliği
short notice
kısa vade
special notice
özel dikkat
special notice
genel kurul çağrısını bildiren ilan
statutory notice
kanuni ihtar
statutory notice
kanuni ihbar süresi
stick up a notice
ilan asmak Verb
strike notice
grev ihbarı
subject to notice
ihbara tabidir
submittal notice
emlak komisyoncusunun mülk sahibine mülkün satışa sunulmuş olduğunu bildirmesi
termination by notice
ihbarlı fesih
termination notice
fesih bildirimi Noun, Law
termination notice
fesih ihbarı Noun, Law
third party notice
üçüncü şahıs ihbarı
third party notice
davalı tarafından üçüncü bir kişiye yapılan dava çağrı talebi
to give notice
ihbar veren
until further notice
yeni bir duyuruya kadar
vacancy notice
açık ilanı
waive notice
ihbardan feragat etmek Verb
withdrawal notice
(bankacılık) kredinin feshini ihbar
without notice
ihbarsız
without notice
ilan sız
written notice
yazılı ihbar
written notice
tebligat
written notice
yazılı bildirim Noun, Law
written notice
ihbarname
written notice
tebliğ
written notice
yazılı bildirim, yazılı ihbar Noun, Law
notice (n)
bildirim Information Technology
notice a book
kitabın reklamını yapmak Verb
notice a book
bir kitabın reklamını yapmak Verb
notice board
ilan tahtası Noun
notice board
ilan panosu, ilan tahtası, duyuru panosu, duyuru tahtası, mesaj panosu, iletişim panosu Noun
notice in advance
peşin ihbar
notice in advance
önceden bildirme
notice in writing
yazılı ihbar
notice judicially
dosyayı incelemeden varsaymak Verb, Law
notice judicially
kanıtları resen dikkate almak Verb, Law
notice number
ihbar numarası
notice of a meeting
toplantıya davet bildirisi
notice of abandonment
gemiyi terk ihbarı
notice of acceptance
kabul bildirisi
notice of acceptance
kabul beyanı
notice of appearance
mahkeme celbi
notice of assesment
vergi bildirisi
notice of birth
doğum bildirisi
notice of call
ödeme çağrısı
notice of consignment
irsal haberi
notice of delivery
teslim veya tesellüm ihbarı
notice of departure
ayrılış ihbarı
notice of dismissal
işten çıkarma ihbarı
notice of distribution
temettü dağıtma haberi
notice of dividend
temettü bildirisi
notice of incumbrances
ipotek bildirisi
notice of loss
sigortacıya yapılması gereken zarar ihbarı
notice of new publications
yeni yayınlar hakkında bilgi
notice of registration
şirket tescil bildirisi
notice of rescission
cayma bildirisi
notice of termination
fesih bildirimi Noun, Law
notice period
ihbar süresi Noun, Law
notice to admit
belgeyi tanımaya çağrı
notice to plead
bir gıyabi karar hükmünden kaçınmak amacıyla davaya cevap
(ins) notice of claim
hasar ihbarı
...-day notice account
... gün ihbarlı hesap Noun, Banking
be taken notice of
kaydedilmek Verb
formal notice to debtor
borçluya (ödemesi için) yapılan ihbar
give notice of distraint
haciz kararını bildirmek Verb
give notice of loss
zayi ilanı vermek Verb
give notice of loss
kayıp ilanı vermek Verb
give notice to quit
kiracıya boşaltma bildirisi vermek Verb
have notice to quit
işinden çıkarılmak Verb
legal notice period
kanuni ihbar müddeti
marriage notice book
evlenme kütüğü
marriage notice book
evlenme sicili
receive notice of meeting
toplantıya çağrı almak Verb
written notice of postponement
yazılı erteleme bildirisi
English-Turkish phrases from Zargan's own database