scratch

  1. Verb kazımak, keskin bir şeyle kazıyarak yüzeyini bozmak.
  2. Verb kaşı(n)mak.
  3. Verb eşelemek, kazmak.
  4. Verb
    scratch out: (yazıyı) çizmek, karalamak, çizerek iptal etmek.
  5. Verb listeden çıkarmak, silmek.
  6. Verb (maden üzerine) yazı oymak, hâkketmek.
  7. Verb tırnaklamak, tırnakla çizmek.
  8. Verb cızırdamak, gıcırdamak, sürtünerek ses çıkarmak.
  9. Verb geçimini güçlükle sağlamak.
  10. Verb yarışmadan çekilmek.
  11. Verb (iskambilde) sayı kazanmamak.
  12. Verb bilârdoda yanlış vuruşla ceza almak.
  13. Noun tırmık, tırnak izi, çizik.
  14. Noun tırmalama, tırmıklama, çizme, kaşı(n)ma.
  15. Noun gıcırtı, cızırtı, gıcırdama, cızırdama.
  16. Noun yarışa başlama çizgisi.
  17. Noun bilârdoda yanlış vuruş.
  18. Noun iskambilde sıfır sayı.
  19. Noun para, nakit.
  20. Adjective müsvedde(lik), karalama.
    scratch paper: müsvedde kâğıdı.
    scratch pad: müsvedde defteri, bloknot.
  21. Adjective handikapsız.
    scratch player.
  22. Adjective alelacele/rastgele toplanmış/hazırlanmış, derme çatma.
    a scratch crew. 4.
    a scratch meal: derme çatma/uydurma yemek.
çizmeyen, çizmez Adjective
çizilmeyen, çizilmez Adjective
dalkavukluk/yağcılık etmek, yaltaklanmak.
birinin gözlerini çıkarmak.
kazı-kazan Noun
ısırmak
sırtını kaşımak. Transitive Verb
birbirini kayırmak. Transitive Verb
formunda olmak Verb
yara almadan kaçmak Verb
en baştan, sil baştan, sıfırdan, hiç yoktan, hiçbir şeye güvenmeden.
start from scratch: sıfırdan/en başından başlamak.
burnu bile kanamamak Verb
eciş bücüş el yazısı, okunmaz yazı. Noun
şeytan.
şeytan. Old Nick Noun
hiç yoktan bir şehir kurmak Verb
sıfırdan başlamak Verb
sıfırdan işe başlamak Verb
bir işe hiçten başlamak Verb
kedi tırmıkladı
istenilen koşulları sağlamak, isteğe uygun olmak.
işinin ehli olmak Verb
uygun, elverişli, kabule şayan, tatminkâr.
The piano player was not feeling well and his performance wasn't up to scratch.
burnu bile kanamamak Verb
burnu bile kanamadan kurtulmak Verb
sapasağlam, özürsüz, kusursuz, en ufak bir zedesi bile yok.
He came through the war without a scratch:
Savaştan sapasağlam (burnu bile kanamadan) döndü.
bir dosta birkaç satır karalamak Verb
bir not çiziktirmek Verb
(US) parti seçim listesini silintilerle değiştirmek Verb
(US) aday listesi üzerinde çizerek değişiklik yapmak Verb
geçinip gitmek Verb
kaşınmak Verb
kaşımak Verb
hesaptan bir kalemi silmek Verb
hesaptan bir kalem silmek Verb
hesaptan bir kalemi silmek Verb
eşelenmek Verb
eşelemek Verb
delil aramak Verb
adaylığını son dakikada geri almak Verb
Geçici kütük Information Technology
bir şey aramak Verb
kimsesizler yurdu
sen beni kolla ben de seni kollayayım
Sen bana çıkar sağla, ben de sana sağlayayım.
kolay verilen yazılı emir veya atılan imza
kazınmak Verb
deşmek Verb
içini kazımak Verb
oymak Verb
karalamak Verb
üstünü çizmek Verb
birinin adını bir listeden silmek Verb
bloknot
müsvedde kâğıdı
yağcılık etmek Verb
at yarışı listesi: yarışa girecek atları, binicilerini, bunların geçmiş başarılarını vb. bildiren liste. Noun
atların yarış şeceresi.
derme çatma takım.
deri üzerinde alerji testi.
(a) üstünü kazımak, (b) sathî kalmak, derine nüfuz edememek.
bir konuda ilk adımı atmak Verb
(parlamento) geçersiz oy pusulası
üç beş kuruşu bir araya getirmek Verb
para bulmak buluşturmak Verb
para bulmak buluşturmak Verb
(köpek) yeri kazıyıp kemik çıkarmak.