Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. İsim, Psikoloji dikkat
  2. İsim dikkat, nazarı dikkat.
    pay attention to something: bir şeye dikkat etmek.
    to call/draw/attract
    (someone)s) attention to something: (birinin) dikkatini bir şeye çekmek.
    for the attention of Mr. X: Mr. X'in nazarı dikkatine.
    to catch someone's attention: birinin dikkatini çekmek.
    to attract attention: göze batmak.
    to come to attention: göze çarpmak.
    attention span: dikkat süresi: dikkatin başka şeylere dağılmadan bir tek konu üzerinde tutulabildiği zaman süresi.
  3. İsim özen, itina, ihtimam, bakım.
    This machine requires a great deal of attention: Bu makine bir hayli bakım ister.
  4. İsim teveccüh, iltifat.
    Thank you very much for your attention: Teveccühünüze çok teşekkür ederim.
  5. İsim nezaket, saygı, hürmet.
    attention to a stranger: yabancıya karşı nezaket.
    attention to other's
    feelings: başkalarının hislerine hürmet.
  6. İsim ilgi, alâka, şefkat.
    Individual attention is given to each child: Her çocuğa özel ilgi gösterilmektedir.
  7. İsim, Askerlik2 hazırol!
    The officer ordered the men to stand at attention during the whole ceremony: Bütün tören
    boyunca subay erleri hazırol vaziyetinde tuttu.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

bestow one's attention upon sb
dikkatini birine vermek Fiil
bring one's complaints to attention
şikâyetlerini bildirmek Fiil
call someone's attention
birinin dikkatini çekmek Fiil
capture someone's attention
birinin ilgisini çekmek Fiil
capture someone's attention
birinin dikkatini çekmek Fiil
direct one's attention to sth
dikkatini bir şeye çevirmek Fiil
draw one's sword against someone to draw sb's attention to sth
birine kılıç çekmek birinin dikkatini bir şeye çekmek Fiil
draw someone's attention
birinin dikkatini çekmek Fiil
engage someone's attention
birinin dikkatini çekmek Fiil
evenly-suspended attention
dalgalı dikkat, dalgalanan dikkat İsim, Psikanaliz
free-floating attention
dalgalı dikkat, dalgalanan dikkat İsim, Psikanaliz
give one's attention to sth
dikkatinıbir şeye vermek Fiil
give one's attention to sth
dikkatini bir şeye vermek Fiil
give one's best attention to an order
bir siparişi karşılamak için titiz davranmak Fiil
give one's best attention to an order
siparişi karşılamak için titiz davranmak Fiil
hold one's attention
sürüklemek Fiil
shift one's attention to other matters
dikkatini başka konulara yöneltmek Fiil
slip one's notice/attention
(bir şey) gözünden kaçmak.
to let one's attention wander
dalga geçmek (argo) Fiil
turn one's attention to sth
birinin dikkatini bir şeye yöneltmek Fiil
turn one's attention to sth
dikkatini bir şeye yöneltmek Fiil
arrest sb's attention
birinin dikkatini kendi üzerinde toplamak Fiil
at attention
hazırolda Zarf, Askerlik
at attention
esas duruşta Zarf, Askerlik
attract attention
dikkat çekmek Fiil
attract attention
ilgi toplamak Fiil
attract attention
alaka toplamak Fiil
attract attention
göze batmak Fiil
attract attention
ilgi çekmek Fiil
attract sb's attention
nazarı dikkatini çekmek Fiil
audience attention
dinleyici dikkati
be all attention
dikkat kesilmek Fiil
bring something to sb's attention
bir şeyi birinin dikkatine sunmak Fiil
brought to the attention
dikkate sunulmuş
call off the attention
dikkati başka yere çevirmek Fiil
call off the attention
dikkati başka yere yöneltmek Fiil
capture attention
dikkat çekmek Fiil
careful attention
özen
careful attention
ihtimam
careful attention
özeniş
catch sb's attention
birinin dikkatini çekmek Fiil
center of attention
ilgi odağı İsim
centre of attention
ilgi odağı İsim
chief attention
baş uğraş
close attention
yakın ilgi İsim
come to attention
hazır ol durmak Fiil
constant attention
daimi dikkat
detract attention
dikkatini dağıtmak Fiil
distract sb's attention
birinin dikkatini çekmek Fiil
distract the attention
dikkati dağıtmak Fiil
divert sb's attention
birinin dikkatini çekmek Fiil
draw attention
dikkat çekmek Fiil
engage sb's attention
birinin dikkatini çekmek Fiil
engage sb's attention
birinin dikkatinıçekmek Fiil
engross sb's whole attention
dikkat kesilmek
exact care and attention
bakım ve dikkat gerektirmek Fiil
focus of attention
dikkat merkezi
for immediate attention
acil dikkate alınması
for your attention
dikkatinize (sunulur
for your attention
dikkat inize sunulur
for your kind attention
özenli dikkatlerinize
give something attention
birşeye dikkat göstermek Fiil
give something attention
dikkatini birşeye yoğunlaştırmak Fiil
give something attention
birşeye dikkat etmek Fiil
give urgent attention
acele dikkate almak Fiil
have medical attention
doktor tarafından bakılmak Fiil
have medical attention
tıbbi müdahale yapılmış olmak Fiil
involuntary attention
bilinçli olmayan dikkat
involuntary attention
elde olmadan edilen dikkat
it shall have my earliest attention
en kısa zamanda ilgileneceğim
last attention
büyük dikkat
matter calling for attention
dikkat isteyen mesele
medical attention
tıbbi müdahale
merit attention
dikkate değer olmak Fiil
newspaper attention
gazete dikkati
not to pay any attention
oralarda olmamak Fiil
pay attention
dikkat etmek Fiil
pay attention
dikkat göstermek Fiil
pay attention
dikkatini vermek Fiil
person needing care and attention
bakım ve dikkat isteyen kişi
prompt attention
acil dikkat
receive attention
dikkat çekmek Fiil
receive official attention
resmen dikkate alınmak Fiil
receive perfunctory attention
baştan savma hizmet görmek Fiil
slip sb's attention
birinin gözünden kaçmak Fiil
special attention
yakın ilgi İsim
stand at attention
vazıyet almak Fiil
stand at attention
esas duruşta beklemek Fiil, Askerlik
stand at attention
hazırolda beklemek Fiil, Askerlik
stand at attention
esas duruşta durmak Fiil, Askerlik
stand at attention
hazırolda durmak Fiil, Askerlik
stand to attention
hazır ol durumuna geçmek Fiil
standing at attention
ihtiram duruşu
standing at attention
esas duruş İsim, Askerlik
undivided attention
dikkatin tümü
with great attention
büyük bir dikkatle Zarf
with marked attention
büyük dikkatle
You there, pay attention
Hey, gözünü aç, dikkat et.
attention deficit hyperactivity disorder (ADHD)
dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) İsim, Psikoloji
attention factor
dikkat faktörü
attention getter
üzerine dikkat çekmeye çalışan kişi
attention of a conscientious businessman
dürüst bir iş adamının göstereceği ihtimam
attention paid to a stranger
bir yabancıya gösterilen ihtimam
attention party
elektronik para havale sisteminde
attention party
mesaja dikkati çekilmesi gereken alıcı bankadaki şahıs veya şube
attention signal
hazır ol komutu
attention to details
detaylara dikkat etme
attention value
bir reklamın okuyucusunun ilk dikkatini çekmeyi sağlama derecesi
attention whore
ilgi manyağı, ilgi delisi, ilgi meraklısı İsim
abstract sb's attention from sth
birinin dikkatini bir şeyden çekmek Fiil
call attention to
hatırlatmak Fiil
call attention to
bir şeye dikkat çekmek Fiil
call sb's attention to sth
birinin dikkatini bir şeye çekmek Fiil
call sb's attention to sth
birinin dikkatinıbir şeye çekmek Fiil
come to the attention of
'nın dikkatine çarpmak Fiil
draw sb's attention to sth
birinin dikkatini bir şeye çekmek Fiil
for the attention of ...
...in dikkatine
for the attention of Mr A
Bay A'nın dikkatine
give careful attention to
takayyüt etmek Fiil
giving careful attention to
takayyüt
hold the attention of an audience
dinleyicilerin dikkatinıçekmek Fiil
hold the attention of attentionn attentionudience
dinleyicilerin dikkatini çekmek Fiil
no attention has been paid to my advice
öğüdüme kimse kulak asmadı
not to pay any attention to
kale almamak
not to pay too much attention on to form
şekle fazla bağlı kalmamak
pay attention to
dinlemek Fiil
pay attention to
iplemek Fiil
pay attention to
ilgilenmek Fiil
pay attention to
aldırmak Fiil
pay attention to
tanımak Fiil
pay attention to sth
bir şeye dikkat etmek Fiil
pay no attention to
yan çizmek Fiil
pay no attention to
sallamamak Fiil
pay too much attention to form
şekle fazla bağlı kalmak Fiil
prompt attention to an order
bir sipariş ile hemen ilgilenme
sb who can rivet the attention of sb
sürükleyici
stand at attention ; to save the appearances ; to save the situation .
vaziyet almak vaziyeti kurtarmak Fiil
turn sb's attention to sth
birinin dikkatini bir şeye çevirmek Fiil
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.