Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. İsim şehvet
  2. Geçişli Fiil arzulamak, arzu etmek, istemek, arzu/istek duymak, özlemek, hasretini çekmek.
    I desire happiness.
    I desire to be happy. Give our guests whatever they desire.
    His work leaves much to be desired: İşi pek arzu edilir bir şey değildir (mükemmel/kusursuz olmaktan uzaktır).
  3. Geçişli Fiil rica/talep etmek.
    She desires you to come at once.
  4. Geçişli Fiil cinsel arzu duymak, cinsî münasebette bulunmayı arzulamak/istemek.
  5. Geçişli Fiil eksikliğini/yokluğunu duymak.
  6. Geçişli Fiil (bkz: invite )
  7. İsim arzu, istek, emel, heves.
    I am filled with the desire to go back there. He has a strong desire to succeed/for success.
  8. İsim dilek, rica, temenni, emir.
    His desire is that you should do it. I shall try to act according to your desires.
  9. İsim eğilim, meyil, rağbet.
  10. İsim şehvet, cinsel arzu, cinsel temas isteği.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

according to one's heart's desire
gönlüne göre
arouse (one's) appetite or desire
iştahlandırmak Fiil
desire something with all one's heart
bir şeyi çok istemek Fiil
lose one's love, desire or enthusiasm for
soğumak Fiil
touch the goal of one's desire
amacına erişmek Fiil
A Streetcar Named Desire
İhtiras Tramvayı Özel Isim, Sinema
ardent desire
özlem
buying desire
satın alma arzusu
consumer desire
tüketici arzusu
earnest desire
temenni
feel a desire
iştahlanmak Fiil
have a desire
heves etmek Fiil
having no desire
isteksiz
in accordance with your desire
arzunuz üzerine
intense desire
ihtiras
passing desire
heves
strong desire
sevda
to be eaten up with (jealousy, desire
): (kıskançlık, arzu vb. ile) yanıp tutuşmak, içi içini yemek.
to desire
hallenmek (argo) Fiil
what is your desire
arzu nuz ?
desire for food
iştah
desire for knowledge
bilgi edinmek arzusu
desire for vegenance
kuyruk acısı
desire greatly
teşne olmak Fiil
desire someone
biriyle cinsel ilişkiye girmek istemek Fiil
desire someone
birini cinsel olarak arzulamak Fiil
desire something earnestly
temenni etmek Fiil
desire something greedily
tamah etmek Fiil
desire something unobtainable
imrenmek Fiil
desire status and security
sağlam ve güvenli bir mevki istemek Fiil
desire sth
içi çekmek Fiil
desire strongly
içi gitmek Fiil
desire strongly
can atmak Fiil
desire to buy
satın alma arzusu
desire to do something
birşeyi yapmayı istemek Fiil
desire to do something
birşeyi yapmayı arzu etmek Fiil
desire to do something one knows little about
özenti
desire to imitate sb
özenti
aida (attention , interest , desire , action)
bir satış işlemi sırasında müşteri tepkisi aşamaları İsim
aida (attention , interest , desire , action)
başarılı bir satış eyleminin dört gerekli şartı
aida (attention , interest , desire , action)
istek
aida (attention , interest , desire , action)
ilgi
aida (attention , interest , desire , action)
dikkat
aida (attention , interest , desire , action)
eylem
arouse sb's appetite or desire for
imrendirmek Fiil
at the desire of the manager
müdürün arzusu üzerine
cause someone to lose his love, desire or enthusiasm for
soğutmak Fiil
feel a burning desire for
kıvranmak Fiil
feel a desire for
istek duymak Fiil
not to have the energy or desire to do something .
üşenmek Fiil
to be bitten with a desire to …
… isteğiyle yanıp tutuşmak/kıvranmak.
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.