Türkçe-Ingilizce Çeviri

  1. İsim, Askerlik invasion
  2. İsim occupation
  3. occupancy
  4. holding by force
  5. diverting from work
  6. keeping someone busy
  7. (space) occupying
  8. taking up
Türkçe-Ingilizce çeviriler: Zargan Ltd.

Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler

fuzuli şâgil
encroaching party İsim, İmar Hukuku
işgalci
occupier İsim, Askerlik
toprak işgali
land occupation İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
yabancı işgalci
foreign invader İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
askeri işgal
military occupation
barışcıl işgal
peaceful occupation
barışçıl işgal
peaceful occupation
fiili işgal
adverse possession
fuzuli işgal
intrusion
fuzuli işgal
unlawful detainer (the possession or occupation of some real property by a
fuzuli işgal
unwarrantable interference
fuzuli işgal
breach of close
fuzuli işgal
private nuisance
fuzuli işgal
illegitimate interference
fuzuli işgal
forcible trespass
fuzuli işgal
squat
ortak işgal
joint occupancy
savaş sonucu işgal
belligerent occupation
yeniden işgal
reoccupation
işgal altında
under military occupation
işgal altında
occupied
işgal altındaki bölge
occupied area
işgal altındaki topraklar
occupied territories İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
işgal askeri
invading soldier İsim, Askerlik
işgal birlikleri
occupation troops İsim
işgal birlikleri bir ülkede tutmak
to keep occupation troops in a country Fiil
işgal birliklerini bir ülkede tutmak
to keep occupation troops in a country Fiil
işgal bölgesi
occupation zone
işgal bölgesi
zone of occupation
işgal eden
occupier
işgal eden
occupant
işgal edilmiş
occupied
işgal etmek
to preoccupy Fiil
işgal etmek
to conquer Fiil
işgal etmek
to fill Fiil
işgal etmek
to engross Fiil
işgal etmek
to occupy Fiil
işgal etmekten vazgeçme
disoccupation
işgal girişimi
occupation attempt İsim, Askerlik
işgal harcı
occupancy charge
işgal hasarları
occupation damages İsim
işgal kuvveti
occupation power
işgal kuvveti
occupying power
işgal kuvvetleri
occupation forces İsim
işgal kuvvetleri
occupational forces İsim
işgal kuvvetleri makamları
occupation authorities İsim
işgal kuvvetleri makamları
the occupational authorities İsim
işgal kuvvetleri otoritei
occupation authority
işgal kuvvetleri otoritesi
occupation authority
işgal kuvvetleriye ilgili
occupational
işgal kuvvetleriyle ilgili
occupational
işgal masrafları
occupation money İsim
işgal masrafları
occupation costs İsim
işgal ordusu
army of occupation
işgal parası
occupation money
işgal parası
military currency
işgal suçlaması
charge of invasion
işgal veya alma kasti
animus capiendi
aynı mevkii işgal etmeye devam etmek
to continue in office Fiil
başkanlık kürsüsünü işgal etmek
to be in the chair Fiil
başkasının arazisini haksız olarak işgal etme
deforcement
başkasının arazisini işgal eden
disseisor
başkasının gayri menkulünü haksız işgal eden
(Lat.) disseisitrix
başkasının maden ocağını işgal edip alan kimse
claim jumper
bir evi işgal etmek
to occupy a house Fiil
bir gayri menkule zorla girip işgal etme
forcible entry and detainer
bir kimsenin işgal ettiği makamın saygınlığını bozmak
to abase the dignity of one's office Fiil
bir kurulda işgal edeceği bir yeri olmak
to be entitled to a seat on a committee Fiil
bir kürsüyü işgal etme
tenure of a chair
bir kürsüyü işgal etmek
to fill a chair Fiil
bir makam işgal etmek
to hold an office Fiil
bir makamı fiilen işgal eden
locum tenens
bir mevki işgal eden
office bearer
bir mevki işgal etmek
to hold an appointment Fiil
bir mevki işgal etmek
to occupy an office Fiil
bir mevki işgal etmek
to hold an term Fiil
bir mevki işgal etmek
to hold a position Fiil
bir mevki işgal etmek
to occupy a post Fiil
bir mevkii işgal eden
occupant of a post
bir mevkii işgal etmek
to be in office Fiil
bir mevkii işgal etmek
to occupy a position Fiil
bir mevkii işgal etmek
to bear an office Fiil
bir mülkü işgal eden kimse
squatter
bir mülkü sadece ikamet maksadıyla işgal etmek
to use a property fo residential purposes only Fiil
bir süre bir mevkii işgal etmek
to fill a post for sometime Fiil
bir yer işgal etmek
to occupy a seat Fiil
bir yer işgal etmek yatar koltuk
to occupy a seat reclining seat
birden çok makam işgal etmek
to hold a plurality of offices Fiil
birden çok mevki işgal etmek
to hold a plurality of files Fiil
birlikte işgal eden
joint occupant
düşmanın başkentini işgal etmek
to occupy the enemy's capital Fiil
fazla yer işgal etmek
to occupy too much space Fiil
fiilen bir makamı işgal eden kimse
officer de facto
fiilen işgal yoluyla tasarruf hakkı
title by occupancy
fuzuli işgal tazminatı
damages for encroachment İsim, İmar Hukuku
geçici bir süre bir mevkii işgal etmek
to be in charge of an office pro tempore Fiil
geçici süre bir mevki işgal etmek
to be in charge of an office Fiil
geçici süre bir mevki işgal etmek
to pro tempore Fiil
geçici süre bir mevkii işgal etmek
to pro tempore Fiil
geçici süre bir mevkii işgal etmek
to be in charge of an office Fiil
haksız işgal davası
encroachment case İsim, İmar Hukuku
haksız işgal tazminatı
damages for encroachment İsim, İmar Hukuku
henüz işgal edilmemiş bulunmak
to remain to be filled Fiil
henüz işgal edilmemiş olmak
to be still open Fiil
iş yerini işgal grevi
stay-in strike
kontrol etme veya işgal etme hakları
air rights İsim
kullanım ve işgal sigortası
use and occupancy insurance İsim
kürsüyü işgal etmek
to occupy the chair Fiil
mevki işgal etmek
to bear an office Fiil
mevki işgal etmek
to be in office Fiil
mevki işgal etmek
to occupy a position Fiil
mevki işgal etmek
to hold a situation Fiil
mevkii işgal eden
occupant of an office
mevkii işgal etmek
to occupy a position Fiil
mevkii işgal etmek
to hold a situation Fiil
mevkii işgal etmek
to be in office Fiil
mevkii işgal ettiği sırada
during his occupancy of the post
mevkii işgal ettiği sırada
during his occupancy of the past
mülkü sadece ikamet maksadıyla işgal etmek
to use a property for residential purposes Fiil
öncelik sırasında en üst sıraları işgal etmek
to give high priority Fiil
önemli bir mevki işgal etmek
to occupy an important position Fiil
piyasada daha büyük bir yer işgal etmek
to get a bigger foot in the market Fiil
resmi bir mevki işgal etmek
to hold an official situation Fiil
tehdit ve şiddet kullanarak girmek suretiyle işgal etme
forcible detainer
telefon kabinini işgal etmek
to tie up a telephone booth Fiil
toplumda önemsiz yer işgal etmek
to occupy an insignificant place in society Fiil
vaktini işgal etmek
to engross one's time Fiil
yeniden işgal etmek
to reoccupy Fiil
yönetimde önemli bir yer işgal etmek
to take a large share in the management Fiil
yüksek makamı işgal etmek
to be high in office Fiil
zihin işgal etmek
to preposess Fiil
zihnini işgal etmek
to preoccupy Fiil
zihnini tamamıyla işgal etmek
to engross one's thoughts Fiil
Türkçe-Ingilizce terim çevirileri: Zargan Ltd.

Türkçe Sözlük (Kubbealti Lugati)

  1. Kuvvetine dayanarak ... altına alma
Kubbealti Akademisi Kültür ve Sanat Vakfi isbirligiyle yayinlanan özet bilgilerdir. Kelimenin kökeni, tüm anlamlari ve örnek cümleler için www.kubbealtilugati.com sitesini ziyaret edebilirsiniz.