Zarf arasıra, aradabir, kimi vakit, zaman zaman, bazen. very occasionally: çok seyrek, nadiren. only
very occasionally: pek nadiren, bindebir. They occasionally stop by to see us: Arasıra bizi ziyarete gelirler. I enjoy watching TV occasionally: Arasıra TV seyretmekten hoşlanırım.