1. Geçişli Fiil sağ kalmak, (bir kimseden) daha uzun yaşamak, ömrü uzun olmak.
    He outlived most of his friends.
  2. Geçişli Fiil dayanmak, artakalmak, göğüs germek, ayakta/hayatta kalmak.
    Universities outlive many political and social changes.