1. Geçişli Fiil baskı yapmak, tazyik etmek, baskı/kontrol altında tutmak, bunaltmak.
  2. Geçişli Fiil menetmek, zaptetmek, tutmak, alıkoymak.
    to repress a sigh. She repressed her desire of laugh.
  3. Geçişli Fiil bastırmak, yatıştırmak, (kargaşalığa/isyana/ayaklanmaya vb.) son vermek, tenkil etmek.
    to repress a disturbance.
  4. Geçişli Fiil boyun eğdirmek, itaat altına almak.
  5. Geçişli Fiil, Psikoloji baskıya almak, (üzücü/ıstırap verici duyguları/anıları vb.) bilinçaltına atmak, uzaklaştırmak.
    repressed
    feelings/desires: baskı altında tutulan (cinsel vb.) duygular/arzular.
tekrar/yeniden sıkış(tır)mak, cendereye koymak, sıkıp suyunu çıkarmak. Fiil