EN

servet

Geniş Tasarım

Türkçe-İngilizce

Terimler/Kalıplar

Türkçe-Türkçe

Türkçe-Ingilizce Çeviri

property
means
wealth
fortune
fund
pile
worth
prosperity
richness
riches
affluence
opulence
lucre
assets
gold
money
woo
mass of assets
possessions
weal
tangibles
substance
prosperousness
foisons
wealthiness

Türkçe-Ingilizce çeviriler: Zargan Ltd.

Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt

Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler

annenin serveti

maternal property

belediye serveti

county fund

bir şirket ortağının kişisel serveti

individual assets

kadın eşin serveti

wife's estate

social wealth

general fund

sermaye serveti

funded property

şirket ortağının kişisel serveti

individual assets

tahmini serveti

his fortune is estimated at

monopoly wealth

entire fortune

vakıf kfı serveti

trust estate

(hırs , tamahkârlık , vb kaynağı anlamında) servet

mammon

increased wealth

bağımsız servet

independent fortune

bankaya emaneten verilen servet

property lodged with a bank

beyan edilecek servet

property to be declared

bir maksada yönelik servet

restricted property

ample means

great fortune

large fortune

ample fortune

untold wealth

vast fortune

devlet tahvillerine yatırılmış servet

funded property

eriyip giden servet

wasting fortune

concealed assets

güzel bir servet

snug fortune

hasara uğramamış servet

unimpaired fortune

hatırı sayılır servet

handsome fortune

havadan gelen servet

windfall wealth

hukuken sahih ve geçerli olmayan servet

meretricious union

kişisel servet

exchequer

mahkeme kararı ile yönetilen servet

court trust

movable estate

national wealth

mütevazı servet

modest fortune

private means

independent means

monetary wealth

savaş sırasında devletin zorla aldığı servet

conscription of wealth

savrulmuş servet

dilapidated fortune

industrial wealth

social wealth

individual wealth

personal wealth İsim, Ekonomi

şimdiki servet

present estate

şimdiki ve gelecekte elde edilecek servet

present and future property

taşınabilir servet

personal estate

tedavüldeki servet

current means

tehlikeye düşen servet

impaired fortune

tevarüs edilen servet

general inheritance

entire fortune

narrow fortune

small fortune

veraset vergisiz servet

free estate

vergiye tabi servet

taxable estate

yabancı ülkedeki servet

assets held abroad

zor elde edilen servet

hard- got fortune

servet akışı

wealth flow

servet avcısı

fortune hunter

servet bildirmek

to declare property Fiil

servet birikimi

conglomeration of assets

servet dağılımı

distribution of wealth

servet dağılımı

wealth distribution İsim, Antropoloji

servet dağıtım

distribution of wealth

worldly circumstances

servet düşkünü

fortune hunter

servet düşkünü olmak

to hanker after wealth Fiil

to carve out a fortune Fiil

to make a fortune Fiil

servet eşitsizliği

inequality in wealth

servet içinde yüzmek

to be rolling in wealth Fiil

servet inin yarısını kumarda kaybetmek

to gable away half one's wealth Fiil

proprietor income

loss of wealth

servet kazanmak

to make a fortune Fiil

servet kontrolu

property control

servet kontrolü

property control

servet listesini çıkarma

listing of property

servet oluşumu

wealth formation

servet oluşumu

wealth formulation

servet peşinde koşma

scramble for wealth

servet peşinde koşmak

to scramble for wealth Fiil

servet peşinde olmak

to hunt after fortune Fiil

servet sahibi olmak

to be a man of means Fiil

servet sahibi olmak

to get forward in the world Fiil

servet sâman sahibi olmak

to own large estates Fiil

servet sigortası

pecuniary insurance İsim

servet toplamak

to rake together wealth Fiil

servet vergilendirme

taxation of capital

tax on property

property tax

capital levy

capital taxation

wealth tax

property levy

creator of wealth

to make one's pile Fiil

servet yaratıcı sektör

wealth creating sector

servet yaratıcı sektör

wealth-creating sector

wealth creating

servet yaratmak

to create wealth Fiil

agglomeration of wealth

servet yığmak

to heap up riches Fiil

(icra iflas kanunu) feshi mümkün olmayan servet devri

voidable preference

arkasında milyonluk servet bırakarak ölmek

to die worth a million Fiil

bir firmanın servet durumu

state of a commercial house

bir servet biriktirmek

to amass a fortune Fiil

bir servet kazanmak

to win a fortune Fiil

bir servet kazanmak

to gain a fortune Fiil

bir servet tevarüs etmek

to inherit a fortune Fiil

bir servet yapmak

to land a fortune Fiil

bir servet yapmak

to found a fortune Fiil

birine vasiyetle bir servet bırakmak

to will a fortune upon sb Fiil

birlikte servet yapmak

to rake together wealth Fiil

büyük bir servet sahibi olmak

to be in possession of a large fortune Fiil

büyük bir servet sahibi olmak

to be in a possession of a large fortune Fiil

büyük servet bırakmak

to cut up fat Fiil

büyük servet yığmak

to amass great riches Fiil

büyük servet yığmak

to a mass great riches Fiil

firmanın servet durumu

state of a commercial house

gelir veya servet artışı vergisi

increment income (property increment) tax

haksız servet edinme

unjust enrichment

işine büyük bir servet harcamak

to spend a fortune over one's business Fiil

kitaplara küçük bir servet harcamış olmak

to have spent a small fortune on books Fiil

kitaplara küçük bir servet harcamış olmak

to spend a small fortune on books Fiil

kumarda bir servet kaybetmek

to gamble away a fortune Fiil

menkul eşyalardan alınan servet vergisi

personal property tax

toplam servet üzerinden vergi almak

to levy on the entire property Fiil

tüketicinin servet durumu

consumer's wealth

vergi amacıyla yapılan servet değerlendirmesi

property assessment

vergi için servet beyannamesi doldurma

listing of property for taxation

yıllar boyu bir servet yapmak

to save a packet over the years Fiil

Türkçe-Ingilizce terim çevirileri: Zargan Ltd.

Türkçe Sözlük (Kubbealti Lugati)

Zenginlik, varlık, ... mal mülk

Kubbealti Akademisi Kültür ve Sanat Vakfi isbirligiyle yayinlanan özet bilgilerdir. Kelimenin kökeni, tüm anlamlari ve örnek cümleler için www.kubbealtilugati.com sitesini ziyaret edebilirsiniz.