Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
grin
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
(ağzı kulaklarına vararak) gülümsemek, sırıtmak (memnuniyet, haz vb. ifadesi olarak).
They grinned
with pleasure when I gave them the sweets.
ağzı kulaklarına varma(k), dişlerini gösterme(k).
a snarling dog grins.
gülümseyerek memnuniyetini belirtmek.
He grinned approval.
sırıtma, sırıtış, (geniş) tebessüm.
(bkz:
snare
), (bkz:
trap
).
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
grin on the other side of one's face
yaptığına pişman olmak, pişmanlık/nedamet duymak.
You'll grin on the other side of your face if you
have to pay for the damage you did.
grin and bear it
güler yüzle katlanmak, ezaya/cefaya/mihnete tahammül göstermek, sineye çekmek.
grin like a Cheshire cat
sırıtmak, ağzı kulaklarına varmak.
grin stupidly
sırıtmak
Verb
to grin from ear to ear
ağzı kulaklarına varmak, aptal aptal sırıtmak.
to grin like an ape
ağzı kulaklarına varmak, aptal aptal sırıtmak.
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.