(a) son kertesinde, tahammülünün sonunda, çok bitkin halde.
I feel as if I am on my last legs, but a swim should revive me. (b) ölüm halinde, ölmek üzere.
İyilik yap, denize at (balık bilmezse hâlik bilir).
Sentence
... çalışmaları kapsamında
Adverb
masraflar kendisine ait olmak üzere
Adverb
masraflar kendisine ait olmak üzere
Adverb
masrafları kendisine ait olmak üzere
Adverb, Law
son nefesini verir durumda olmak
Verb
fabrikasyon hatası olmak
Verb
gazetede sansasyonel haber konusu olmak
Verb
daha baştan batıl olmak
Verb
(üretim) bitmek üzere olmak
Verb
... olma yolunda ilerlemek
Verb
(çek) görünüşte normal tertip edilmiş olmak
Verb
deneme uçuşu için programlanmak
Verb
daha işin başında olmak
Verb
başlangıçtan geçersiz olmak
Verb
ilk kez önceki Mart ayının en yüksek noktasını aşmak
Verb
bir şehri hâkimiyeti altına almak
Verb
arkasından bela getirmek
Verb
üretim çeşidini zenginleştirmek
Verb
ürün çeşidini zenginleştirmek
Verb
bir evi yıkıcı olarak satın almak
Verb
evi yıkıcı olarak satın almak
Verb
kendi hisselerini satın almak
Verb
yedeklerini aktifleştirmek
Verb
yüzüncü yıldönümünü kutlamak
Verb
mali durumunu tasdik etmek
Verb
parti üyelerinden para toplamak
Verb
bir sorunu bütün yönleriyle ele almak
Verb
yükselmeye devam etmek
Verb
uğradığı zararlardan zor duruma düşmüş
temettüsünü indirmek
Verb
bir konuda taraf tutmadan karar vermek
Verb
bir konu üzerinde değerine göre karar vermek
Verb
fon teminini geciktirmek
Verb
bir konu üzerinde değerine göre karar vermek
Verb
bir iddiayı yersizliği yüzünden reddetmek
Verb
sözcüğü bağlamından dışarı çıkarmak
Verb
bir sözcüğü bağlamından dışarı çıkarmak
Verb
bir memleketin servetini tüketmek
Verb
Kaderin önüne geçilmez.
Adjective
talih bir gün herkese güler/herkesin bir şans günü vardır.
bir iddianın gerçekliğini incelemek
Verb
bir sorunu bütünüyle ele almak
Verb
tesislerini genişletmek
Verb
amacını gerçekleştirememek
Verb
milletine güven duymak
Verb
yardım gerekmeden bir işi başarmak
Verb
(iş hayatı) yeniden belini doğrultmak
Verb
bir kanun tasarısını ikinci kez ele almak
Verb
füzeyi hedefine yöneltmek
Verb
bir füzeyi hedefine yöneltmek
Verb
her şey yerli yerinde olmak
Verb
beraberinde getirmek
Verb
iş açısından en çok akşamları yoğun olmak
Verb
doruk noktasına erişmiş olmak
Verb
polis tarafından izlenmek
Verb
en geniş anlamıyla
Adverb
bütünü ile, tümüyle, tamamen, eksiksiz, noksansız (olarak).
to fulfill an order in its entirety:
bir emri eksiksiz yerine getirmek.
devlet yetkisine dayanarak
tesislerine yaptığı harcamalarını artırmak
Verb
henüz gelişmekte olan sanayi
(borsa fiyatları) sabit olmak
Verb
işleri oluruna bırakmak, özellikle iki kişinin dış etkilerden uzak sevişmesine göz yummak.
para arzını gevşetmek
Verb
...'e damgasını vurmak
Verb
re'sen, kendiliğinden
Adverb, Law
kendi adına, kendi namına
bir ayakı çukurda olmak
Verb
re'sen, kendiliğinden
Adverb, Law
bütün borcunu itfa etmek
Verb
on yılda kendini ödemek
Verb
şubelerini dolaşmaya çıkmak
Verb
kendi hatalarından mahvolmak
Verb
bir sarayın hazinesini yağma etmek
Verb
bir sarayın hazinesini yağma etmek
Verb
doğruluğunu tetkik etmeden haber yaymak
Verb
bir firmayı yeniden yoluna koymak
Verb
güvenlik servislerini tam ikaz durumuna geçirmek
Verb
bir şeyi bütün çıplaklığıyla göstermek
Verb
varacağı yere varmak
Verb
bir hikâyeyi baştan sona anlatmak
Verb
kendi dış siyasetini saptamada serbest kalmak
Verb
kasasını yeniden doldurmak
Verb
eski durumuna koymak
Verb
müşteriye karşı tutumunu yeniden ayarlamak
Verb
kitabı yerine koymak
Verb
bir kitabı yerine koymak
Verb
bir şeyi sahibine iade iade etmek
Verb
bir şeyi sahibine iade etmek
Verb
suçu bütün çıplaklığıyla ortaya koymak
Verb
suçu bütün çıplaklığıyla ortaya çıkarmak
Verb
hisse senedi piyasasını temelinden sarsmak
Verb
normal seyrini izlemek
Verb
(hastalık, devlet işi, olaylar vb.) yolunda gitmek, doğal/tabiî seyrini takip etmek.
bir sorunu doğru açıdan görmek
Verb
bir şeyin gerçek yüzünü görmek
Verb
bir gerçeği bütün çıplaklığıyla görmek
Verb
bir işi sonuna kadar götürmek
Verb
(firma) ziyana uğrayan bölümü satmak
Verb
bütçeyi yeniden doğrultmak
Verb
kurulduğu günden bu yana
Adverb
kuruluşundan bu yana
Adverb
faaliyet tabanını genişletmek
Verb
hala emekleme döneminde
Verb
üretimin bir kısmını başka fabrikalara yaptırmak
Verb
ticari unvanı altında dava açmak
Verb
(hastalık) en ağır safhasında
(a) matlaşmak, donuklaşmak, cilâsını/parlaklığını yitirmek/kaybetmek, (b) ilginçliğini/çekiciliğini/cazibesini kaybetmek.
bir olayı kaynağına kadar izlemek
Verb
hedefine isabet ettirememek
Verb
ilgili tüm masraflarla birlikte
yetkileri dahilinde, yetkisinin belirlediği sınırlar içinde