serve one&

English Turkish Phrases

serve one right
lâyık olduğu cezayı vermek.
It serves him right! Oh olsun! lâyıkını/cezasını buldu! Yapmasaydı!
Önceden düşünseydi! Söz dinleseydi!
serve one's apprenticeship
çıraklık dönemini tamamlamak Verb
serve one's apprenticeship with
birine çıraklık yapmak
serve one's articles
çıraklık dönemini tamamlamak Verb
serve one's articles
birinin yanında çıraklık etmek Verb
serve one's country
vatanına hizmet etmek Verb
serve one's master devotedly
efendisine sadık bir şekilde hizmet etmek Verb
serve one's own ends
kendi çıkarına çalışmak Verb
serve one's own ends
kendi amacına hizmet etmek Verb
serve one's own interests
kendi çıkarlarına hizmet etmek Verb
serve one's time
çıraklık/askerlik etmek.
serve one's time of imprisonment
hapis cezasını tamamlamak Verb
serve out one's notice
ihbarıni biri aracılığıyla yapmak Verb
serve out one's notice with sb
ihbarını biri aracılığıyla yapmak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database