Sıfat öfkeli, hiddetli, kızgın, mütehevvir, kudurmuş, ateş püsküren. to be/get angry at: darılmak, gücenmek.
to be angry about something: bir şeye kızmak/öfkelenmek. to be angry with someone: birisine kızmak. to make angry: kızdırmak, öfkelendirmek. an angry sea: kudurmuş deniz. angry sky: kasvetli gök. the boom of angry guns: ateş püsküren topların gürleyişi.