Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler

(gemilerde) bir şeyi bağlamak
to lanyard Fiil
(iki şeyi) birbirine bağlamak
to interlink Fiil
ağzını bağlamak
to muzzle Fiil
aylık bağlamak
to put someone on salary Fiil
bağlama ipi ile bağlamak
to tether Fiil
bağlamak
to brace Fiil
bağlamak
to connect Fiil
bağlamak
to hook Fiil
bağlamak
to knot Fiil
bağlamak
to fasten Fiil
bağlamak
to effloresce Fiil
bağlamak
to wrap Fiil
bağlamak
to truss Fiil
bağlamak
to belay Fiil
bağlamak
to clip Fiil
bağlamak
to put through Fiil, İletişim
bağlamak
to secure Fiil
bağlamak
to hitch Fiil
bağlamak
to plug into Fiil
bağlamak
to fix on (onto) Fiil
bağlamak
to communicate Fiil
bağlamak
to lock Fiil
bağlamak
to bind Fiil
bağlamak
to assemble Fiil
bağlamak
to bond Fiil
bağlamak
to attach Fiil
bağlamak
to pack Fiil
bağlamak
to stint Fiil
bağlamak
to splice Fiil
bağlamak
to tie up Fiil
bağlamak
to tie Fiil
bağlamak
conclude İsim, Hukuk
bağlamak
to attach (hardware) Fiil, Bilgi Teknolojileri
bağlamak
(phone) hook up Fiil, İletişim
bağlamak
to mount Fiil, Bilgi Teknolojileri
bağlamak
to preface Fiil
bağlamak
to concatenate Fiil
bağlamak
to hoop Fiil
bağlamak
to fetter Fiil
bağlamak
to bolt Fiil
bağlamak
to fix Fiil
bağlamak
to link Fiil
bağlamak
to couple Fiil
bağlamak
to gear Fiil
bağlamak
to join Fiil
bağlamak
to lash Fiil
bağlamak
to unite Fiil
bağlamak
to commit oneself Fiil
bağlamak
set
bağlamak
unite
bağlamak
affix
bağlamak
beckon
bağlamak
bend
bağlamak
bond
bağlamak
couple on(to)
bağlamak
do up
bağlarını bağlamak
to lace Fiil
bel bağlamak
to trust Fiil
bel bağlamak
to rely on Fiil
bel bağlamak
to depend on Fiil
bir adayı karaya bağlamak
to join an island with the main land Fiil
bir davayı karara bağlamak
to adjudicate a case Fiil
bir davayı karara bağlamak
to cognosce a case Fiil
bir davayı karara bağlamak
to determine a cause Fiil
bir davayı karara bağlamak
to deal with a case Fiil
bir fiyata bağlamak
to limit to a fas Fiil
bir iş bağlamak
to initiate a deal Fiil
bir iş pazarlığını bağlamak
to close a bargain Fiil
bir işi bağlamak
to close a transaction Fiil
bir işi bağlamak
to conclude a deal Fiil
bir işi bağlamak
to conclude a bargain Fiil
bir işi bağlamak
to make a bargain Fiil
bir karara bağlamak
to settle Fiil
bir kutuyu bağlamak
to fasten up a box Fiil
bir memleketi vergiye bağlamak
to lay a country under contribution Fiil
bir müzakereyi bağlamak
to close a debate Fiil
bir paketi sımsıkı bağlamak
to knot a parcel firmly Fiil
bir satış anlaşmasını bağlamak
to make a bargain Fiil
bir satışı bağlamak
to conclude a sale Fiil
bir sisteme bağlamak
to codify Fiil
bir sorunu karara bağlamak
to set a question at rest Fiil
bir sözleşmeyi karara bağlamak
to determine an agreement Fiil
bir suçluyu iple bağlamak
to truss up a criminal Fiil
bir şeye bel bağlamak
to build up upon sth Fiil
bir şeye bel bağlamak
to put faith in sth Fiil
bir şeye bel bağlamak
to give faith to sth Fiil
bir şeyi sağlama bağlamak
to play cases Fiil
bir şeyi şarta bağlamak
to subject something to a condition Fiil
bir tartışmayı bağlamak
to close a debate Fiil
birbirine bağlamak
to interlock Fiil
birine emekli maaşı bağlamak
to grant a pension to sb Fiil
birine emeklilik aylığı bağlamak
to make provision for sb Fiil
birine ümit bağlamak
to bank on sb Fiil
birine yıllık gelir bağlamak
to pay someone an annuity Fiil
birini bağlamak
to put someone through Fiil, İletişim
birini birine bağlamak
to put someone through to someone Fiil
birini birine bağlamak (telefonda)
to put someone on with someone Fiil
birini birşeye bağlamak
to commit someone to something Fiil
birini karneye bağlamak
to put someone on short allowance Fiil
birini sözleşme ile bağlamak
to tie someone down to a contract Fiil
birini yeminle bağlamak
to bind someone by oath Fiil
birini zaman açısından bağlamak
to tie someone down as to time Fiil
birinin elinıkolunu bağlamak
to bind sb's hand and foot Fiil
birinin elini kolunu bağlamak
to bind someone hand and foot Fiil
birinin kollarını bacaklarını bağlamak
to pinion Fiil
birinin sözlerine bel bağlamak
to place dependence on sb's words Fiil
birlikte bağlamak
to knot together Fiil
birşeyi bağlamak
to do up something Fiil
birşeyi birşeye bağlamak
to attribute something to something Fiil
birşeyi birşeye bağlamak
to lead from something to something Fiil
birşeyi sonuca bağlamak
to bring something to a conclusion Fiil
buluş patente bağlamak
to base an invention Fiil
buz bağlamak
to freeze Fiil
buz bağlamak
to freeze up Fiil, Havacılık
bütün hayatını ona bağlamak
to stake all one's life on it Fiil
büyü ile bağlamak
to spellbind Fiil
çemberle bağlamak
to hoop Fiil
denk bağlamak
to tie a bundle Fiil
dosyaları birbirine bağlamak
to link records Fiil
dosyaları birbirine bağlamak
to link up records Fiil
evlilikle bağlamak
to tie Fiil
garaz garez bağlamak
to hold grudge against Fiil
gemiyi halatla karaya bağlamak
to moor Fiil
göbek bağlamak
to develop a pot-belly Fiil
gönül bağlamak
to set one's heart on Fiil
haraca bağlamak
to force someone to pay protection money Fiil
hayatını bir şansa bağlamak
to set one's life on a chance Fiil
hemen bağlamak
to put through at once Fiil, İletişim
hükme bağlamak
to decree Fiil, Merkezi Yönetim
içi kireç bağlamak
to fur Fiil
iddialarını bir sonuca bağlamak
to conclude one's argument Fiil
iki memleketi birbirine bağlamak
to bind two countries together Fiil
iki vagonu birbirine bağlamak
to couple two railway coaches Fiil
ip ile bağlamak
to hitch Fiil
iple bağlamak
to rope Fiil
iple bağlamak
to wrap about with a string Fiil
iple bağlamak veya asmak
to string Fiil
işi bağlamak
to bind a bargain Fiil
işi komisyon üzerine bağlamak
to trade on commission Fiil
işi sağlama bağlamak
to be safe Fiil
kabuk bağlamak
to form a crust or scab Fiil
kabuk bağlamak
to cake Fiil
kabuk bağlamak
to crust Fiil
kabuk bağlamak
to heal over Fiil
karara bağlamak
to decree Fiil, Merkezi Yönetim
karara bağlamak
to determine Fiil
karara bağlamak
to adjudicate Fiil
karneye bağlamak
ration İsim
kayıt ve şarta bağlamak
to stipulate Fiil
kaymak bağlamak
to form cream Fiil
kaymak bağlamak
to cream Fiil
kazığa bağlamak
to stake Fiil
kemer bağlamak
to belt Fiil
kemerini bağlamak
to belt up Fiil
kemerle bağlamak
to gird Fiil
kolunu ayağını bağlamak
to fetter Fiil
konuşmasını bağlamak
to wind up one's speech Fiil
köpük bağlamak
to scum Fiil
kravatıni bağlamak
to put on one's tie Fiil
maaş bağlamak
to put someone on a salary Fiil
müzakereleri bir sonuca bağlamak
to terminate negotiation Fiil
müzakereleri bir sonuca bağlamak
to terminate negotiations Fiil
'na bağlamak
to trace one's descent back Fiil
nafaka bağlamak
to assign someone a maintenance allowance Fiil
nasır bağlamak
(for one's foot) to get a corn on it Fiil
olayları birbirine bağlamak
to see things together Fiil
paketi bağlamak
to tie up a parcel Fiil
parasını araziye bağlamak
to tie one's money in land Fiil
ruhsal sıkıntılarını işine bağlamak
to blame one's job for one's psychological ills Fiil
sağlam kazığa bağlamak
to ensure that nothing goes wrong to make something sure Fiil
sağlam kazığa bağlamak
to certain or safe Fiil
sağlam kazığa bağlamak
to cinch Fiil
sağlama bağlamak
to ensure that nothing goes wrong Fiil
sağlama bağlamak
to underwrite Fiil
sağlama bağlamak
to clinch Fiil
senetle bağlamak
to bind Fiil
sermayeyi bağlamak
to tie capital Fiil
sıkıca bağlamak
to truss Fiil
sizi sekreterine bağlamak yorum
I'm putting you through to his secretary
sözleşme veya senetle bağlamak
to indenture Fiil
şamandıraya bağlamak
to moor Fiil
şarta bağlamak
to stint Fiil
tatlıya bağlamak
to keep things pleasant Fiil
tatlıya bağlamak
to settle (a matter) amicably Fiil
tatlıya bağlamak
to end (a talk) on a pleasant note Fiil
tel ile bağlamak
to wire Fiil
telefonla birini birine bağlamak
to put someone through to someone Fiil
telefonu bağlamak
to put a call through Fiil
telefonu bağlamak
to put through Fiil
teminat veya kefaletle bağlamak
to bind over Fiil
toprağa bağlamak
to earth Fiil
toprağa bağlamak
to ground Fiil, Elektrik
trene bir vagon bağlamak
to hitch a carriage onto the train Fiil
ümitlerini birine bağlamak
to pin one's hopes on sb Fiil
ümitlerini birine bağlamak
to lay one's hopes on sb Fiil
vergiye bağlamak
to tax Fiil
yağ bağlamak
to get fat ;(oil , fat or grease floating on a surface) to congeal Fiil
yayın cihazlarını birbirine bağlamak
to link up transmitters Fiil
yeniden bağlamak
to retie Fiil
Türkçe-Ingilizce terim çevirileri: Zargan Ltd.

bağlamak
İp, bağ veya başka bir araçla ... birbirine tutturmak, birleştirmek, raptetmek