Available on App Store
Get it on Google Play
EN
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
decide
Geniş Tasarım
İngilizce-Türkçe
Terimler/Kalıplar
Ingilizce-Türkçe Çeviri
Fiil
kararlaştırmak, karar vermek.
I decided to go home. Nothing has been decided yet.
to decide
DEVAMINI OKU
upon a day
: bir gün kararlaştırmak/tespit etmek.
to decide on
: bir şeye (bir şey lehinde) karar vermek.
I decided on going there.
GİZLE
Fiil
hüküm/karar vermek.
decide against a thing
: bir şeyin aleyhinde karar/hüküm vermek.
decide
DEVAMINI OKU
for (in favor of) a thing
: bir şey lehinde karar vermek.
The judge decided the case in favor of the plaintiff.
GİZLE
Fiil
karara/hükme var(dır)mak, anlaşmaya var(dır)mak, karara/anlaşmaya bağlamak.
The new evidence decided him.
Fiil
uzlaş(tır)mak, çekişmeli/münazaalı bir konuyu karara bağlamak/halletmek, ara bulmak, sonuca ulaştırmak,
DEVAMINI OKU
tayin/tespit etmek.
to decide an argument. One blow decided the fight.
to decide someone's fate
: bir kimsenin kaderini tayin etmek.
GİZLE
Fiil
(resmî kararı/hükmü) açıklamak, ilân etmek.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler
(for a matter) to be left to someone to decide
takdirine kalmak
Fiil
(matter) for the courts to decide
mahkemelik
it rests with him to decide
karar ona kalmış
rest with someone to decide
karar birine kalmak
Fiil
decide a battle
bir muharebenin sonucunu tayin etmek
Fiil
decide a case
bir davada karar vermek
Fiil
+29
decide a dispute
bir anlaşmazlık hakkında karar vermek
Fiil
decide a point of law
kanunun bir hususu hakkında karar vemek
Fiil
decide against a holiday
izin yapmaktan vazgeçmek
Fiil
decide against the plaintiff
davacı aleyhine karar vermek
Fiil
decide by a majority of the votes
oy çoğunluğuyla karar vermek
Fiil
decide by a majority of votes
oyçokluğu ile karar vermek
Fiil
decide by majority of votes
oy çokluğu ile karar vermek
Fiil
decide ex aequo et bono
mevzuat ve içtihada bakmaksızın, hakkaniyeti esas alarak karar vermek
Fiil, Hukuk
decide firmly (to do something
azmetmek
Fiil
decide in sb's favour
birinin lehine karar vermek
Fiil
decide in the last instance
temyizsiz karar vermek
Fiil
decide in the last instance
temyiz söz konusu olmaksızın kesin karar vermek
Fiil
decide not to
vazgeçmek
Fiil
decide on a fit time
uygun bir vakti tespit etmek
Fiil
decide on a fit time
uygun bir vakit tespit etmek
Fiil
decide on inadequate grounds
elde yeterli neden olmadan karara varmak
Fiil
decide on something and be adamant
aklına koymak
Fiil
decide on the record
dosyayı tetkik ederek karar vermek
Fiil
decide on the records
dosyalara bakarak karar vermek
Fiil
decide something on its merit
bir konu üzerinde değerine göre karar vermek
Fiil
decide that someone is a bad egg
numarasını vermek
Fiil
decide that something is feasible
bir şeye aklı kesmek
Fiil
decide the point
bir konu hakkında karar vermek
Fiil
decide the point
konu hakkında karar vermek
Fiil
decide unanimously
ittifakla karar vermek
Fiil
decide upon a day
bir gün üzerinde karar vermek
Fiil
decide upon sth
bir şeye karar vermek
Fiil
decide whether a document is admissible as evidence
bir belgenin delil olarak kabul edilip edilmeyeceğine karar vermek
Fiil
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.
Bize Ulaşın
Geri-bildirimde bulunun
E-Posta
*
Mesaj
Gönder