Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. İsim düşülen miktar
  2. İsim kesinti
  3. İsim mahsup edilen miktar
  4. İsim telâfi eden/tamamlayan/yerini dolduran şey, bedel, karşılık.
    as an offset to something: birşeyi
    tamamlayacak şekilde, tamamlayıcı olarak.
    as an offset to my losses: zarar ve ziyanıma karşılık olarak.
    serve as an offset to something: bir şeyin güzelliğini belirtmek.
  5. İsim başlangıç.
    as an offset to sth.: bir şeye başlangıç olarak.
  6. İsim, Botanik (a) sürgün, filiz, (b) daldırma, fışkırma, piç fidan.
  7. İsim, Jeoloji kayıklık, açıklık, faylarda/kırıklarda iki tabakanın birbirinden kayma miktarı.
  8. İsim
    offset litography ile ayni anlama gelir. ofset (baskı usulü), ofset baskı.
  9. İsim çıkıntı: bir şeyin düzgünlüğünü bozan çıkık/yumru vb. kısım.
  10. İsim
    offset line ile ayni anlama gelir. ana gözlem çizgisine yakın paralel çizgi.
  11. İsim, Coğrafya dağ sırasının ovaya uzanan burnu.
  12. İsim, Mimarlık duvar kalınlığının azaldığı yerdeki raf gibi çıkıntı.
  13. İsim aile/ırk kolu.
  14. İsim, Makine dirsek, deveboynu, bir engeli aşmak için boru veya çubuğa verilen büküntü/eğrilik.
  15. İsim (matbaacılıkta yeni basılmış sayfadan vb. bulaşan) mürekkep lekesi.
  16. Sıfat ofset (usulü).
    offset printing: ofset baskı.
  17. Sıfat (merkezden) uzak, ayrı, sapa, ayrık, şaşırtma.
    offset cylinder: şaşırtma silindir.
    offset screw: şaşırtma vida.
  18. Sıfat eksen-dışı, eksenden/merkez çizgisinden uzak/ayrık.
  19. Sıfat köşesel, bir şey ile köşe/açı yapacak şekilde birleşmiş.
  20. Sıfat dallı, kollu, dal/kol veren.
  21. Fiil telâfi etmek, karşılamak, yerini doldurmak, denkleş(tir)mek, denk gelmek/getirmek, dengelemek, denge
    sağlamak.
    The gains offset the losses: Kâr, zararı karşılar/telâfi eder.
    credits offset debits. The losses in one department were offset by the profits in another.
  22. Fiil (yanyana/üstüste koyarak) karşılaştırmak, mukayese etmek.
    to offset one factor against the other.
  23. Fiil, Matbaacılık ofset (usulü) basmak.
  24. Fiil dallanmak, sürgün/filiz vermek.
  25. Fiil boruya dirsek/deveboynu koymak.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

offset one's small salary
ufak maaşını telafi etmek Fiil
foreign exchange offset
döviz denkleştirmesi
tax offset
vergi iptali ya da vergiden muafiyet
tax offset
vergi iptali
tax offset
vergiden muafiyet
time offset
saat farkı İsim
web- offset
ofset-lito baskı yöntemi (makineyi yaprak sayfa yerine rulo kâğıt verilmesi
offset account
kontra hesap
offset agreement
kliring anlaşması
offset country
kliring anlaşması
offset earlier losses
önceki zararları telafi etmek Fiil
offset line
offset ile ayni anlama gelir. ana gözlem çizgisine yakın paralel çizgi.
offset litography
offset ile ayni anlama gelir. ofset (baskı usulü), ofset baskı.
offset paper
birinci hamur kağıt İsim
offset paper
ofset baskı tekniğinde kullanılan kâğıt türü
offset payments
muvazene ödemeleri İsim
offset printing
ofset baskı
offset printing
ofset
offset printing machine
ofset
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.