1. gergin, gerili, gerilmiş.
  2. sinirli, sinirleri gergin.
    a tense person.
  3. gergin, heyecanlı, meraklı.
    a tense moment: gergin bir an.
  4. Gramer (a) gergin, dil kasları gerilerek söylenen, (b) fiil kipi, zaman.
    sequence of tenses: tümcede zaman uyumu.
  5. ger(il)mek, gerginleş(tir)mek.
gerginleştirmek Fiil
gerginleşmek Fiil
gelecek zaman
geçmiş zaman kipi
geçmiş zaman
şimdiki zaman
geniş zaman
gergin hava
gergin bekleyiş İsim
kopacak gibi olan ilişki
gergin durum
tansiyon
gergin bir biçimde bekler durumda olmak Fiil
sinirlenmek Fiil
sinirlendirmek Fiil