arz

Turkish-English Translation

  1. Noun, Economics supply
  2. world
  3. exhibition
  4. display
  5. Noun presentation
  6. submission
  7. land
  8. ground
  9. latitude
  10. terra
  11. earth
  12. offer
  13. Noun presentment
  14. the earth
  15. submitting something to one's superior
  16. terrene
  17. lower world
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

artık arz
excess supply
asgari arz
minimum supply
aşırı arz
excessive supply
aşırı arz
excess supply
azami arz
marginal supply
cari arz
current supply
dalgalanan arz
floating supply
eksik arz
short supply
elastik arz
elastic supply
elastiki arz
elastic supply
elastiki olmayan arz
inelastic supply
esnek arz
elastic supply
esnek olmayan arz
inelastic supply
gerileyen arz
regressive supply
görünmeyen arz
invisible supply
halka arz
public offering
halka arz
initial public offering
halka arz
public offer
halka arz
public offerings
ihtiyaca göre artıp eksilen arz
elastic supply
ilk halka arz
IPO Noun, Banking
ilk halka arz
initial public offering Noun, Banking
mecmuu arz
aggregate supply
ortak arz
joint supply
özel arz
private offering
piyasaya arz
placing on the market
sabit arz
fixed supply
sürekli arz
floating supply
talep ve arz
demand and supply
toplam arz
aggregate supply
toplam arz
total supply
yatırım kuruluşlarına arz
private offering
yetersiz arz
poor supply
arz dairesi
circle latitude
arz dairesi
circle of latitude
arz değişikliği
shift in supply
arz derecesi
latitude
arz derecesine göre resmi saatin aynı olduğu bölge
time zone
arz düzeyi
level of supply
arz edeyim
let me explain
arz eğrisi
capital consumption allowances
arz eğrisi
supply curve
arz esnekliği
elasticity of supply
arz etme
lodgment Noun, Law
arz etmek
to show Verb
arz etmek
to proffer Verb
arz etmek
to offer Verb
arz etmek
to tender Verb
arz etmek
to send in Verb
arz etmek
to peg out one's claim Verb
arz etmek
to present Verb
arz etmek
to propound Verb
arz etmek
to propose Verb
arz etmek
to supply Verb
arz etmek
to prefer Verb
arz etmek
to submit Verb
arz fazlalığı
excess offer
arz fazlalığı
surplus supply
arz fazlalığı
overhead s supply
arz fazlası
excess supply
arz fiyatı
supply price
arz fiyatı (bir aktifin üretim maliyeti
supply price
arz kıtlığı
scant supply
arz küresi
globe
arz odası
the Sultan's audience hall Noun
arz şartları
terms of supply Noun
arz şedülü
supply schedule
arz talep kanunu
law of supply and demand
arz üzerine
on submission
arz ve talebe bağlı olmak
to depend on supply and demand Verb
arz ve talebi dengeleme
peak sharing
arz ve talebin dengelenmesi
equilibrium of supply and demand
arz ve talebin eşit yapılması
equation of supply and demand
arz ve talebin eşitliği
equation of supply and demand
arz ve talep
(stock exchange) asked and bid
arz ve talep
supply and demand
arz ve talep arasındaki oranı
ratio between supply and demand
arz ve talep oranı
ratio between supply and demand
arz ve talep teorisi
supply and demand theories
arz ve talep zorlamasından değil de
technical rally
arz ve talepte oransızlık
dispossession of supply and demand
arz yanlı iktisat
supply-side economics
arz yanlı iktisat
supply side economics
arz yönlü ikame
supply-side substitution Noun, Competition Law
arz yönlü iktisat
supply-side economics
arz yönünden ekonomi
supply-side economics
(borsa) arz ve talep
asked and bid
bir davayı yazılı olarak arz etmek
to submit a written statement of a case Verb
birşeyi arz etmek
to give in something Verb
geçersiz kılınması veya izale edilmesi arz olunur
billa cassetur
Gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.
Kindly submitted for appropriate action. Noun
gerileyen arz eğrisi
regressive supply curve
geriye doğru eğik arz eğrisi
backward bending supply curve
güçlük arz etmek
to present a difficulty Verb
klasik arz ve talep yasalarının aksine
giffen goods
malları satışa arz etmek
to expose goods for sale Verb
özürlerini arz etmek
to present your apologies Verb
pazarlamanın arz ettiği manzara
marketing picture
pek pembe bir manzara arz etmek
to present a very cosy picture Verb
rekabetçi arz koşulu
competitive supply
satışa arz edilen mallar
goods exhibited for sale Noun
satışa birlikte arz edilen karma mal paketi
sales mix
serbest kur (piyasada arz ve talebin belirlediği kur
free rate
sonsuz arz elastikliği
infinite supply elasticity
sorun arz etmek
to present a problem Verb
tasarruf arz ile yatırım talebini eşitleyen faiz oranı
equilibrium interest rate
toplam arz fiyatı
aggregate supply price
vasiyetname arz etmek
to file a will Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. En, genişlik
  2. Sunma, bir ... etme, sunu
  3. Yeryüzü, dünya
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.