berbat

Turkish-English Translation

  1. terrible
  2. awful
  3. rotten
  4. disgusting
  5. foul
  6. wretched
  7. Adjective hideous
  8. Adjective horrendous
  9. vile
  10. Adjective atrocious
  11. dirty
  12. bad
  13. lamentable
  14. soiled
  15. ghoulish
  16. sleazy
  17. putrid
  18. hellish
  19. Adjective heinous
  20. spoiled
  21. offending
  22. Adjective venomous
  23. villainous
  24. infernal
  25. Adjective egregious
  26. accursed
  27. damnable
  28. arrant
  29. bilious
  30. Adjective shitty
  31. execrable
  32. yucky
  33. dungy
  34. unspeakable
  35. very bad
  36. dreadful
  37. miserable
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

çok berbat
fierce
kötü berbat
seamy
berbat anlar geçirmiş olmak
to have had a thin time Verb
berbat bir durumda olmak
to be in a sorry state
berbat bir hayat sürmek
to lead a drab existence Verb
berbat bir şekilde
dreadfully Adverb
berbat bir yer
hellhole
berbat bir yolculuk
miserable journey
berbat durum
morass
berbat durum
snafu
berbat durum
sorry state
berbat durum ;* hazırlıksız iş görmek
to go off half cock Verb
berbat etmek
to butcher Verb
berbat etmek
to louse up Verb
berbat etmek
to cause havoc Verb
berbat etmek
to foul up Verb
berbat etmek
to make a hash of it Verb
berbat etmek
to botch up Verb
berbat etmek
to balls up Verb
berbat etmek
to screw up Verb
berbat etmek
flub Verb
berbat etmek
to botch Verb
berbat etmek
to ruin Verb
berbat görünmek
to look like death warmed up Verb
berbat hale düşmek
to be on the beach Verb
berbat olma
spoilage
berbat olmak
to be ruined Verb
berbat olmak
to blow up in someone's face Verb
berbat olmuş iş
bungle
berbat olmuş şey
hash
berbat yemek
lousy dinner
berbat/feci bir durumda, bayağı kötü durumda
in a bit of a state Adjective, Idioms
(içkinin ertesi günü) ağız berbat olmak
to have a (foul) mouth Verb
bir işi berbat etmek
to butcher a job Verb
bir işi berbat etmek
to make a muddle of an affair Verb
bir işi berbat etmek
to muck up a job Verb
bir serveti berbat etmek
to muddle away a fortune Verb
bir şeyi berbat etmek
to make a muck of sth Verb
bir şeyi berbat etmek
to make a precious mess of sth Verb
bir şeyi berbat etmek
to make a mess of sth Verb
bir şeyi berbat etmek
to make a hash of sth Verb
bir şeyi berbat etmek
to make a bad job of sth Verb
birinin hayatını berbat etmek
to make sb's life miserable Verb
işi berbat etmek
to butcher a job Verb
iznini berbat etmek
to miss one's holiday Verb
kendini berbat hissetmek
to be down in the hips Verb
kötü yönetim ile berbat etmek
to bring low Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Büyük ve yuvarlak gövdesi kaz göğsüne ... lavtaya benzer mızraplı çalgı
  2. Kötü, fenâ, pis, çirkin
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.