Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
bir kişinin
Cozy
Turkish-English
Terms/Phrases
Turkish-English Translation
(Lat.) intra vires
self-help enterprise
strict liability
paper title
Turkish-English translations from Zargan's own database
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
Turkish-English Phrases
bir kimsenin yarattığı tedirginlikten dolayı bir kişinin
self-help enterprise
mal sahibi veya onun emrindeki bir kişinin
constructive eviction
yeniden halka satmak amacıyla bir kişinin
indirect air carrier
bir kişinin adından türetilmiş sözcük
eponym
bir kişinin belden yukarı fotoğrafı ya da çekimi
waist shot
bir kişinin bütün masraflarını üstlenmek
to carry all expenses for sb
Verb
bir kişinin elinde tuttuğu senet ve tahviller
holding
bir kişinin en büyük eseri
magnum opus
bir kişinin evinin
house exchange
bir kişinin geçmişi
background
bir kişinin gelir inin serbest tasarruf edebileceği kısmı
discretionary income
bir kişinin gelirinin serbest tasarruf edebileceği kısmı
discretionary income
bir kişinin hizmetinin bedelini tümüyle ödemek
to buy off
Verb
bir kişinin itibarı hakkında toplanan istihbarat raporu
credit report
bir kişinin meslek hayatındaki ilk adımlar
first steps in one's career
Noun
bir kişinin ölümünden sonra meydana gelen
posthumous
Adjective
bir kişinin oturacağı ya da tutunabileceği
teleskis
bir kişinin sahip olduğu mal-mülk ile ilgili hukuki terim
choses in possession
bir kişinin sahip olduğu otomobiller
fleet of motorcars
Noun
bir kişinin uzmanlarca saptanan ölümü
clinical death
bir kişinin ya da örgütün lehindeki bir makale
valentine
bir kişinin yasa dışı olduğunu ilan etmek
to bastardize
Verb
hayatı sigortalanan kişinin ölümü ve adı belirtilen diğer bir kişinin ise y
contingent or survivorship policy
ilgili bir kişinin ilgili makamlara
caveat
kendini önemseyen bir kişinin alaycı takma adı
panjandrum
oturmuş bir kişinin bacakları için yer
leg room
suç yükleyen bir kişinin bunu kanıtlama görevi
onus probandi
televizyon reklamında kamerada görünmeyen bir kişinin sesi
voice over
üçüncü bir kişinin ömrü boyunca
per autre vie
(savaşta) bir milyon kişinin ölümü
megadeath
bir arsa satışında bulunan kişinin
proof of title
bir çok kişinin hayatıni tehlikeye sokmak
to endanger the life of a substantial number of persons
Verb
bir çok kişinin ortak ihmali
joint negligence
bir fikrin ya da kişinin reklamını yapmak
to merchandise
Verb
bir şeyin ya da kişinin gücünü ya da önemini azaltmak
to cut down to size
Verb
bir tek kişinin imzaladığı kira sözleşmesi
entire tenancy
bir tüzel kişinin ayrıcalıklarını ihlal etmek
to breach of privilege
Verb
bir yerin çevresini bozan kişinin ödediği tazminat
compensation for loss of amenities
kişinin almaktan vazgeçtiği bir şeyin maliyeti
opportunity costs
kişinin gereksinimlerinden daha geniş bir evde yaşaması
overhoused
tam günlük bir iş için iki kişinin sorumluluk yüklenmesi
job sharing
Turkish-English phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.