Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
blockage
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Noun
kuşat(ıl)ma, tıka(n)ma, tıkanıklık, tutukluk.
the blockage of the streets
: sokakların tıkanıklığı.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
close blockage
sıkı abluka
commercial blockage
ticari abluka
declaration of blockage
abluka ilanı
financial blockage
finansal abluka
pacific blockage
(devletler hukuku) barış ablukası
Noun
public blockage
fiilen tesis edilmekle birlikte bütün devletlere de ilan olunan abluka
remove a blockage
ablukayı kaldırmak
Verb
run the blockage
bir ablukayı yarmak
Verb
running of the blockage
ablukayı yarma
tighten a blockage
ablukayı daraltmak
Verb
blockage a port
bir limanı ablukaya almak
Verb
blockage at source
mahreçte blokaj
blockage period
blokaj süresi
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.