borsada

Turkish-English Translation

  1. seat
  2. pitch
  3. strip
  4. strap
  5. sag
  6. scaling
  7. aged fail
  8. matched bargain
  9. time bargain
  10. unconscionable bargain
  11. bear closing
  12. bear slide
  13. bear squeeze
  14. covered bear
  15. call of more
  16. on change
  17. contract broker
  18. daisy chain
  19. block
  20. on the exchange
  21. minimum fluctuation
  22. good- this-month order
  23. high yielder
  24. weak
  25. resting order
  26. pick up
  27. offer fas
  28. bunching
  29. recognition quotations
  30. smart money
  31. bid-offer spread
  32. stopped at
  33. subject to prior sale
  34. kiting
  35. homerun
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

borsada (hisse senedinde) spekülasyon yapmak
to play the market Verb
borsada alım satım
to be a blank
borsada alım satım işlemleri
transactions at the stock exchange Noun
borsada alım satım yapılan alan
ring
borsada alım satımı yapılan değerler
stock securities Noun
borsada alım satımı yapılmak
to be dealt in on the stock exchange Verb
borsada alış ya da satış emri
order
borsada ani fiyat düşüşü
break
borsada belediye hisseleri
home descriptions Noun
borsada belirtilmiş bir fiyat
good through
borsada bir şirketin tahvil
deferred interest certificate
borsada büyük başarı kazanmak
to shoot up in the stock market Verb
borsada büyük skandal
grave scandals on the stock exchange
borsada çalışan memur
stock market worker
borsada çalışma günü
session
borsada dalavere yapmak
to manipulate stocks Verb
borsada değerli kâğıtların devir senedi
deed of transfer
borsada değişik kote edilen hisseler
consecutive quotation
borsada dövizle yapılan vadeli muale
(Br) forward exchange dealings
borsada dövizle yapılan vadeli muameleler
forwarding exchange dealings Noun
borsada düşüş
stock-market decline
borsada düşüş
in stock-market decline
borsada eğilim
tendency on the stock exchange
borsada elden çıkarılabilir değerli kâğıtlar
saleable stock
borsada ertelenen teslim
deferred delivery
borsada esen hava
market sentiment
borsada faal muameleler
active dealings in stocks Noun
borsada faal muameleler
active dealing in stocks Noun
borsada fırsat kollama
bargain hunting
borsada fiyat yükselmeleri spekülasyonu yapmak
to go a bull Verb
borsada fiyat yükseltme grubu
bull pool
borsada fiyatlar üzerine anlaşma
bargains done
borsada fiyatlar yüksekken satın alma
bull purchase
borsada fiyatları indirmek
to turn bear Verb
borsada fiyatları yükseltme spekülasyonu
bull speculation
borsada fiyatları yükseltmek
to turn bull Verb
borsada fiyatların ani düşüşü
collapse of the market
borsada fiyatların artış eğilimi göstermesi
(Br) bullish demonstration
borsada fiyatların artış eğilimi göstermesi
bullish demonstration
borsada fiyatların birden düşmesi
market break
borsada fiyatların düşme eğilimi göstermesi
bearish demonstration
borsada fiyatların düşme eğilimi göstermesi
(Br) bearish demonstration
borsada fiyatların düşme trendinde olması
stock market decline
borsada fiyatların düşmesi
short side
borsada fiyatların düşmesi
stock market slide
borsada fiyatların düşmesi
price slump
borsada fiyatların düşüşü
price setback
borsada fiyatların yazıldığı tahta
quotation board
borsada fiyatların yeniden yükselmesi
market rally
borsada fiyatların yükseldiği dönem
period of buoyancy
borsada fiyatların yükseldiği dönem
boom period
borsada fiyatların yükseleceği beklentisiyle oynamak
to gamble on a rise Verb
borsada fiyatların yükselişi
market boom
borsada fiyatların yükselme dönemi
bull phase
borsada fiyatların yükselme noktası
bull point Noun
borsada fiyatların yükselmesi
bull movement
borsada fiyatların yükselmesi
the long interest
borsada fiyatların yükselmesi
recovery of the market
borsada fiyatların yükselmesi
price rally
borsada fiyatların yükselmesi
boom in equities
borsada fiyatların yükselmesi
stock-market boom
borsada fiyatların yükselmesini beklemek
ac for a rise Verb
borsada geçerli parça adedi
marketable parcels
borsada hafta sonu çekingenliği
pre-weekend caution
borsada hile
manipulation on the stock exchange
borsada hisse senedi alım satımında bulunan komisyoncu
stock jobber
borsada hisse senedi spekülasyonu yapmak
to play the stock market Verb
borsada hisse senetlerini kote ettirmek
to have stocks listed at the stock exchange Verb
borsada hisse senetlerini yüksek fiyata satmak
to sell ahead Verb
borsada hisseleri tesellüm etmek
to take delivery of stocks Verb
borsada hisselerin birden düşmesi
crash
borsada hisselerin ucuza gitmesi
to be in the bargain
borsada ikramiyeli muamele
optional bargain
borsada ilk (ikinci) çağrı
first (second) call
borsada işlem gören hisse senedi
listed stock
borsada işlem gören şirket
publicly-traded company Noun, Management
borsada işlem görmeyen hisse senedi
unlisted share
borsada işlem görmeyen menkul değer
unlisted security
borsada işlem listesine girmemiş
unlisted
borsada iyi tanınmak
to have a blue eye in the city Verb
borsada kâr etme
profit taking
borsada kaydı olmayan şirket
unquoted company
borsada kayıtlı hisse senetleri kısaltmaları
ticker symbol Noun
borsada kolaylıkla satılabilen menkul değerler
marketable securities Noun
borsada kote edilebilen temettüler
marketable equities Noun
borsada kote edilen değerler
list
borsada kote edilen hisse senet dileri
stock quoted on the stock exchange Noun
borsada kote edilen hisse senetleri
stocks quoted on the stock exchange Noun
borsada kote edilen hisse senetleri
stock quoted on the stock exchange Noun
borsada kote edilen son fiyat
last price
borsada kote edilen son fiyat
last fas
borsada kote edilme
quotation on the stock market
borsada kote edilmek
to list on the stock exchange Verb
borsada kote edilmemiş
over-the-counter sale
borsada kote edilmemiş
over-the-counter market
borsada kote edilmemiş hisse senedi
unlisted stock
borsada kote edilmemiş kıymetli evrak
unquoted investment
borsada kote edilmemiş menkul kıymetler
restricted securities Noun
borsada kote edilmiş
quoted on exchange
borsada kote edilmiş
(quoted) on the exchange
borsada kote edilmiş hisse senetleri
shares quoted on the stock exchange Noun
borsada kote etmek
to list on the stock-exchange Verb
borsada kote etmek
to list on the stock exchange Verb
borsada kote etmek
to quote on the stock exchange Verb
borsada kriz
stock market slump
borsada kriz durumu
rally juncture
borsada kullanılan izahlı cetvel
contract note
borsada kurların düşmesi
stock market setback
borsada listeye alınmamış menkul değerler
nonmarketable collateral
borsada manevra yapan kişi
market rigger
borsada menkul değerler
descriptions Noun
borsada muamele yapma izni
permission to deal on the stock exchange
borsada olmak
to be on the stock-exchange Verb
borsada olmak (borsa üyesi olmak
to be on the stock exchange Verb
borsada oynamak
to play on the stock exchange Verb
borsada oynamak
to play on the stock-exchange Verb
borsada oynamak
to in and out to Verb
borsada oyun oynamak
to gamble on the exchange Verb
borsada oyun oynayan acemi kişi
market dabbler
borsada paket işlem
block trade
borsada panik
panic on the stock exchange
borsada panik
scare on the stock exchange
borsada peşin satın alış
cash buying
borsada piyasa şartlarının durgun olması
listless
borsada prim emri
option order
borsada repor günü
carrying over day
borsada repor işi
carrying over business
borsada sabit faizli tahvillere ödenen faiz
coupon
borsada sağlam bir şekilde yükselmek
to jump on the stock exchange Verb
borsada sağlanan
yield
borsada satılan kıymetli kâğıtlar
representative stocks Noun
borsada satmak
to sell on the stock exchange Verb
borsada serbest alım satım ticareti
over-the counter- trading
borsada spekülasyon eğilimi
bullish tendency (tone)
borsada spekülasyon yapmak
to speculate on the stock exchange Verb
borsada spekülasyon yapmak
to speculative on the stock exchange Verb
borsada spekülasyon yapmak
ac on the exchange Verb
borsada spekülasyon yapmak
to gamble on the stock exchange Verb
borsada spekülasyon yapmak
to dabble (play) the stock market Verb
borsada spekülasyon yapmak
to dabble in the stocks Verb
borsada spekülatörlerin yaptığı satış işlemi
bear transaction
borsada temettü fiyat oranı
dividend- price ratio
borsada temettü fiyat oranı
(US) dividend-price ratio
borsada uğranılan kaybı
losses at the exchange
borsada vadeli işlem
(Br) transaction for the account
borsada vadeli işlem
transaction for the account
borsada vadeli muamele
bargain for account
borsada vadeli muamele
time bargain
borsada vadeli muamele
forward operation
borsada vadeli muamele ticareti
option trading
borsada vadeli muamele yapma emri
order for futures
borsada yapılan vadeli işlem
transaction for the settlement
borsada yapılan vadeli işlem
(Br) transaction for settlement
borsada yükselen fiyatlar
booming prices Noun
borsada zarar etmek
to meet with losses on the stock exchange Verb
borsada zarara uğramak
to meet with losses on the stock exchange Verb
(hisse senetleri) borsada kote edilebilir
qualified to list
(Londra) borsada borcunu ödeyemeyen kişi
declared defaulter
hisse senetlerini borsada kote etmek
to list securities on the stock exchange Verb
hisseleri borsada kote edilen şirket
quoted company
market (US) borsada kote edilmemiş
off- board
resmen borsada kote edilmek
to be quoted officially Verb
resmen borsada kote ettirmek için başvurmak
to apply for official quotation Verb
s borsada alım satımı yapılan hisse senetleri
stock negotiable on the stock exchange Noun
spekülasyon amacıyla borsada alışveriş yapmak
to operate Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database