continuity

English-Turkish Translation

  1. Noun teselsül
  2. Noun süreklilik, devamlılık.
    Chapter 3 breaks the continuity of the story.
  3. Noun akıcılık, düzgünlük, tutarlık, bağdaşım, teselsül, insicam.
    The story lacked continuity because there
    were too many unconnected happenings.
  4. Noun ayrımlama, ayrıntılı oyunluk (senaryo): geliştirim ile çevirim oyunluğu arasında yer alan oyunluğun görünçlük
    ve ayrımlarının belirlendiği, başlıca özyapıların ayrıntılarıyla çizildiği, söyleşmelerin aşağı yukarı kesin biçimini aldığı aşama.
  5. Noun ara-yorum: radyo ve TV programlarında kısımları birbirine bağlayan yorum ve izahat.
  6. Noun filmin bir sahnesinden ötekine kesintisiz geçiş.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

break the continuity
sürekliliği bozmak Verb
economic continuity
ekonomik devamlılık Noun
lack of continuity
devamsızlık Noun
price continuity
fiyatın istikrarı
without continuity
devamsız
continuity girl
sahne sekreteri
continuity girl
stüdyo sekreteri
continuity in advertising
reklamda ana temanın
continuity in advertising
düzenlemenin ya da ticari biçimin tekrarlanması
continuity in advertising
reklamda süreklilik
continuity of employment
istihdamın devamı
continuity of service
servis sürekliliği
continuity of state
devletin bekası Noun
continuity space
yolculuğun geri kalan bölümü
continuity writer
senaryo yazarı
safeguard the continuity of employment
istihdamın devamlılığını korumak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database