kısım kısım

Turkish-English Translation

  1. fragmentary
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

arka kısım
arrear
cüzi kısım
fractional amount
esas kısım
main part
esas kısım
part and parcel
esas kısım
essential part
esas kısım
copy body
kısım şefi
departmental manager
kısım şefi
department head
kısım şefi
high managerial agent
kısım şefi
head of a department
ufak kısım
tithe
kısım kısım ateşlenen roket
multistage rocket
kısım kısım finanse etme sistemi
factoring system
kısım kısım ifa edilecek sözleşme
instalment contract
bir işi kısım kısım üstlenmek
to take a job in parts Verb
bir şirket borcunun kısım kısım ödenmesi
debt retirement
(baskı işleri) alt kısım
descender
(bir olay , toplantı , opera , kitapta) hatırlanacak kısım
highlight
(çevrede) meyilli kısım
splay
(film) dokunaklı son kısım
pay off
(gazete) sansür yüzünden çıkarılmış kısım
obliterated passage
(IMF) altınla ödenecek kısım
gold tranche
ağacın ortasındaki sert kısım
heartwood
bazı şartlar veya garanti içeren kısım
clause
belirli bir çalgıya ait kısım
part
bir arazide çorak kısım
gall
bir metne sonradan gizlice eklenen kısım
surreptitious passage in a manuscript
bir resimde ışıklı ve detaylı kısım
highlight
büyük kısım
heft
büyük kısım
morsel
büyük kısım
major portion
denetiçilerin kaydettiği ve kısım müdürüne bildirdiği
audit comment
dış kısım
outward
dış kısım
outportion
dokuzda bir kısım
ninth
duruşma salonunda davacı tarafların bulunduğu kısım
pendency
duvarı destekleyen çıkıntılı kısım
spur
evin önündeki üstü örtülü kısım
covered area
fıçıdaki boş kalan kısım
ullage
gazetede çerçeveli kısım
box
gelişmemiş kısım
rudiment Noun, Biology
geri kalan kısım
rest
geri verilen kısım
rebate
göğüsle karın arasındaki kısım
mid riff
gölgeli kısım
dead space
gözbebeği çevresindeki renkli kısım
iris
güzel melodili kısım
melodic passage
hayati önem taşıyan kısım
vital part
her bir mirasçıya düşen kısım
portion accruing to each heir
iç kısım
inward
iç kısım
interior
ilk kısım
beginning
jüri üyelerinin oturduğu kısım
jury box
kapayan kısım
closure
kıkırdak kısım
cartilage
kısım
piece
kısım
fragment Noun
kısım
section Noun
kısım
article
kısım
part
kısım
fraction Noun
kısım
fascicle
kısım
line
kısım
parcel
kısım
installment Noun
kısım
paying department
kısım
portion Noun
kısım
chapter
kısım
element Noun
kısım
snack
kısım
department Noun
kısım
percentage
kısım
episode
kısım
lot
kısım
instalment Noun
kısım
division
kısım
segment Noun
kısım
kind
kısım
partition
kısım
region
kısım
cantle
kısım
canton
kısım
grist
kısım
moiety
kısım ...
departmental
kısım amiri
section chief (manager)
kısım müdürü
(US) division manager
mektuba son veren kısım
complimentary closure
murisin terekesinden bir mirasçıya isabet eden kısım
assets per descent
önemli kısım
substantial part
orkestranın çalacağı kısım
orchestra parts
park edilebilen kısım
parking area
reçetede ilacın kullanılış şeklini belirten kısım
signature
renkli kısım
marking
sansürcünün çıkardığı kısım
deletion made by the censor
sansüre uğrayan kısım
deletion made by the censor
sarkan kısım
overlap
sık sık arızalanan kısım
trouble spot
son kısım
windup
son kısım
conclusion
tabancada tetikle hareket ettirilen kısım
tumbler
tamamlayıcı kısım
integral part
tasarruf nisabını teşkil eden kısım
dead man's part
uç kısım
extremity Noun
vb içindeki yerinden çıkarılabilen kısım
pull out
vergiden muaf tutulan kısım
(Fr.) abattement a la base
vergiye tabi kısım
taxable portion
yedek akçeye ayrılan kısım
appropriation to free reserve
yıkanmış bulaşıkların süzüldüğü oluklu kısım
drain board
Turkish-English phrases from Zargan's own database

kısım
Bir bütünün bir bölümü