ön muhasebe
Noun, Accounting
defter tutma
Noun, Accounting
bir şeyi korumakla görevli olmak
Verb
iyi korunmakta olmak
Verb
sütun defter tutma sistemi
saklansın diye kıymetli eşyalarını müdüre emanet etmek
Verb
çift yanlı işleme yöntemi
bulanın malı, kayıp eşyayı bulanın onu kendine maletmesi
(icra iflas kanunu) alacaklılardan gizlenme
(öğrenci) izinsiz bırakma
bir şeye bulaşmaktan kaçma
boğazına dikkat etmek
Verb
bir şeye uygun olmamak
Verb
büyük defter tutma personeli
karı koca gibi yaşamak
Verb