namına

Turkish-English Translation

  1. Adposition per pro.
  2. Adposition per procurationem
  3. for
  4. on behalf of
  5. on account of
  6. on behalf
  7. pro-
  8. in the name of
  9. in the name and behalf of
  10. per uprocuration (p . up .)
  11. for the account of
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

birinin namına
behalf
kanun namına
in the name of the law
kendi adına, kendi namına
on its behalf
kendi namına
in propria persona
ortaklık namına
pro socio Adjective, Law
namına hareket etmek
to act for Verb
... namına hareket etmek
to act for Verb
adına, namına, yerine
behalf
amme namına açılan ceza davaları
criminal prosecution Noun
avukat tarafından müvekkili namına bankada açtırılan hesap
client account
başkası namına kullanılan yetki
vicarious authority
başkası namına ödenmiş
actions for repayable
başkası namına yapılan fiil
vicarious act
bir anomim şirket namına dava açmak
to sue in the right of a corporation Verb
bir firma namına imzalamak
to sign on behalf of a firm Verb
bir şirket namına imza atmak
to sign on behalf of a firm Verb
biri namına çalışmak
to be in business for sb Verb
biri namına hareket etmek
to act for sb's name Verb
biri namına hareket etmek
to act on sb's behalf Verb
biri namına satmak
to sell for the account for sb Verb
biri namına satmak
to sell for the account of sb Verb
biri namına yazmak
to write on sb's behalf Verb
hukuki işlemde başkası namına hareket eden kimse
attorney in fact
insanlık namına çalışmak
to work in the interests of humanity Verb
kendi namına hareket etmek
to act in one's own name Verb
kendi namına hareket etmek
to act on one's own account Verb
müşterilerinin namına fonlar yatıran bir şirket
institutional investor
onun namına utanıyorum
I blush for him
reşit olmayan namına davacı vasi
next friend
şirket namına imza atmak
to sign on behalf of the firm Verb
şirket namına taahhütlere girmek
to make corporate commitments Verb
üçüncü bir şahıs namına sigorta
insurance for account of third party
üçüncü şahıs namına ödeme
payment on behalf of a third party
vesayet işlerinde mahkeme namına veya ona yardımcı olarak görev gören memurun nezareti altına konmak
to be placed under the supervision of a probation officer Verb, Law
Turkish-English phrases from Zargan's own database