written

English-Turkish Translation

  1. yazılı.
  2. (bkz: write )
    (s.f.).
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

oral exam
sözlü sınav Noun, Education-Training
be written
yazılmak Verb
be written
tescil edilmek Verb
be written
kaydedilmek Verb
being written
yazılma
being written
yazılış
contents of something written
münderecat
cross out something written
karalamak Verb
frame something written
tanzim etmek Verb
hand written
el ile yazılı
make duplicates of something written
teksir etmek Verb
making duplicates of something written
teksir
the way sth. is written
yazılış Noun
written agreement
yazılı sözleşme
written agreement
yazılı anlaşma
written agreement
yazılı mutabakat
written agreement
yazılı akit
written agreement
mukavele
written agreement
mukavelename
written apology
özür dileme mektubu
written application
yazılı başvuru
written application
arzuhal
written approval
yazılı tasvip
written approval
yazılı onay
written arrangement
yazılı anlaşma
written assent
yazılı muvafakat
written censure
yazılı tekdir
written citation
celpname
written communication
yazılı tebliğ
written communication
yazılı haberleşme
written communication
yazılı bildiri
written complaint
şikâyetname
written confirmation
yazılı teyit
written consent
yazılı muvafakat
written contract
yazılı sözleşme
written copy of a court decision
ilam
written defense
müdafaaname Law
written engagement
taahhütname
written evidence
yazılı kanıt
written evidence
yazılı delil
written evidence of debt
yazılı borç belgesi
written exam
yazılı sınav Noun, Education-Training
written examination
yazılı sınav
written examination
yazılı
written form
yazılı şekil Noun, Law
written homework
yazılı ödev
written in cipher
şifreli
written in Hebrew
yahudice
written in reverse
arkasına yazılı
written in verse
manzum
written in Yakut
yakutça
written indictment
savlık Law
written indictment
savca
written instructions
yazılı talimat
written instrument
yazılı senet
written invitation
davetiye
written invitation
yazılı davetiye
written justification
yazılı mazeret
written language
edebi dil
written law
müseccel kanun
written law
kayda geçmiş kanun
written law
yazılı hukuk
written law
mevzu hukuk
written lease
yazılı kira sözleşmesi
written line
sigortacının bir slip'i imzalarken kabul ettiği sigorta miktarı
written matter
yazılı evrak
written memorandum
yazılı sözleşme
written memorandum
yazılı anlaşma
written message
yazılı haber
written notice
yazılı ihbar
written notice
tebligat
written notice
yazılı bildirim Noun, Law
written notice
ihbarname
written notice
tebliğ
written notice
yazılı bildirim, yazılı ihbar Noun, Law
written notice of postponement
yazılı erteleme bildirisi
written notices
tebligat
written order
yazılı emir
written order
yazılı sipariş
written order
yazılı emir emr
written permission
yazılı izin
written permission to reside
yazılı ikamet izni
written permit
yazılı izin
written petition
istem belgesi
written premiums
bir dönem içinde reasürans primleri dahil tüm kaynaklardan elde edilen ve ödenecek olan toplam primler Noun
written premiums
bir dönem içinde reasürans primleri dahil tüm kaynaklardan elde edilen veya ödenecek olan toplam primler Noun
written proceedings (of a legislative assembly)
zabıt
written proceedings of a legislative assembly
zabıtname
written proof
yazılı delil
written proposal
tasarı
written receipt slip
yazılı alındı fişi
written record
tutanak
written record
zabıt
written record
yazılı kayıt ydı
written record
yazılı kayıt
written request
yazılı talep
written request or demand
talepname Law
written source
yazılı kaynak
written statement
yazılı beyanat
written statement
beyanname
written statement
yazılı ifade
written statement of a case
davanın yazılı gerekçesi
written to the name
nama muharrer
written undertaking
yazılı taahhüt
written vote
yazılı oy
written will
yazılı vasiyetname
written work or correspondence (in a government office
tahrirat
a written release from a debt
ıbraname
amount written off
tenzil edilen meblağ
amount written off
itfa edilen meblağ
be written in an official style
resmi bir üslupta yazılmış olmak Verb
be written off against taxes
vergilere mahsup etmek Verb
be written on/all over
besbelli olmak, açıkça görülmek, okunmak.
Guilt was written all over his face: Suçlu olduğu yüzünden
okunuyordu. 9.
write away: uzak bir yerden ısmarlamak.
She wrote away for the book, because the shop didn't have it.
closely written pages
sık yazılmış sayfalar Noun
debts written off
silinen borçlar Noun
draft written to the name
nama muharrer senet
formally written petition
istidaname
formally written petition
layiha
give a written declaration
yazılı beyan vermek Verb
give a written notice to sb
tebliğ etmek Verb
give each other written certification
senetleşmek Verb
handle written requests
yazılı taleplerin icabına bakmak Verb
handle written requests
yazılı talep bilerin icabına bakmak Verb
limitations written into warranties
garanti şartlarındaki zamanaşımı
make a written protest
itirazname düzenlemek Verb
make a written protest
protesto çekmek Verb
make written representations
yazılı açıklamalarda bulunmak Verb
not worth the paper it is (they are) printed/written on
değersiz, kıymetsiz, beş para etmez, kâğıdı kadar bile değeri yok.
ordinary written law
adi yazılı hukuk
pass in the written examination
yazılıdan geçmek Verb
pass the written examination
yazılı sınavı geçmek Verb
piece of written music
nota
piece of written research
tez
renewing a written request
tekit
rough draft of a written work
müsvedde
send a written excuse
yazılı özür göndermek Verb
send a written excuse
yazılı özür zrü göndermek Verb
send in a written notice
yazılı ihbar göndermek Verb
simple written contract
adi yazılı sözleşme
sth which lacks written certification
senetsiz
submit a written statement of a case
bir davayı yazılı olarak arz etmek Verb
work out a written notice
yazılı ihbar düzenlemek Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database