Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. (a) çıkagelmek, ansızın gelivermek.
    My uncle just blew in from Toronto. (b) çarçur/israf etmek,
    boş yere harcamak.
    He blew in his entire savings on horse races. (c) (rüzgâr) kırmak, sökmek, içeri girmek.
    The wind blows in at the window.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

blow dust in sb's eyes
birini aldatmak Fiil
blow on a flame in order to extinguish it
püflemek Fiil
blow up in one's face
büyük başarısızlığa uğramak, yüzüne gözüne bulaştırmak.
blow up in someone's face
ters gitmek Fiil
blow up in someone's face
kötü gitmek Fiil
blow up in someone's face
berbat olmak Fiil
blow up in someone's face
elinde patlamak Fiil
blow up in someone's face
bozulmak Fiil
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.