aerosol ile ayni anlama gelir. ilâç püskürtücü: düğmesine basılınca basınçlı gazla birlikte dezenfektan
veya böcek öldürücü madde püskürten madenî kutu.
atom bombası: U-235 veya plutonyum atomlarının parçalanmasından doğan yüksek enerjiye dayanan tahrip aracı.
İsim
atom bombası: U-235 veya plutonyum atomlarının parçalanmasından doğan yüksek enerjiye dayanan tahrip aracı.
İsim
varil bombası
İsim, Askerlik
fıçı bomba
İsim, Askerlik
robot bomba: İkinci Dünya Savaşında Almanların İngiltereye karşı kullandıkları yerden atılan ve kendi kendine hedefi bulan bomba.
robot bomba, roketle hareket eden, jiroskopla yönetilen kanatlı bomba (genellikle yerden atılır).
patlangaç: kırmızı, küresel bir patlayıcı havaî fişek.
misket bombası
İsim, Askerlik
misket bombası
İsim, Askerlik
uluslararası bir borçlu borcunu ödemediğinde
bundan beklenen malı yansımalar
bombanın fitilini sökmek
Fiil
bombayı etkisiz hale getirmek
Fiil
tahrip gücü yüksek bomba
İsim, Askerlik
Dr. Garipaşk
Özel Isim, Sinema
bir bombayı patlatmak
Fiil
atom bombası: U-235 veya plutonyum atomlarının parçalanmasından doğan yüksek enerjiye dayanan tahrip aracı.
İsim
zehirli gaz bombası/mermisi.
gaz bombası
İsim, Askerlik
güdümlü bomba
İsim, Askerlik
yüksek infilak bombası
İsim
hidrojen bombası.
H-bomb, fusion bomb, thermonuclear bomb ile ayni anlama gelir.
İsim
bomba gibi, etkili, başarılı, hızlı vb.
His party went like a bomb: Ziyafet pek başarılı oldu.
This car goes like a bomb: Bu araba kuş gibi uçuyor.
(yüksek patlama kuvvetli) el bombası.
İsim
nötron bombası
İsim, Askerlik
boru bombası, madenî boru parçası ile yapılan bomba.
İsim
robot bomba, roketle hareket eden, jiroskopla yönetilen kanatlı bomba (genellikle yerden atılır).
(havadan atılarak TV veya laser ışınları ile hedefe yöneltilen) güdümlü bomba
çok para harcamak; çok pahalıya malolmak.
bombalı araç
İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
bombalı eylem
İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
bomba battaniyesi
Askerlik
bombaları zararsız kılma mangası
İsim
bomba zararsız kılma mangası
İsim
bombalı zıpkın: ucuna patlayıcı madde yerleştirilmiş zıpkın.
İsim
(a) bombalayarak harap etmek, yerle bir etmek. (b)
argo kesin başarısızlığa uğramak, iflâs etmek,
top atmak.
The business bombed out with a $25,000 debt: Ticaret, $25,000 borç bırakarak iflâs etti.
bombardımana karşı sığınak
bombardımana geçiş: bombalama işinin hedef görüldükten (veya elektronik cihazlarla keşfedildikten) bombanın
atılmasına kadar geçen safhası.
İsim
bomba imha ekibi
İsim, Kamu Yönetimi
patlayıcı yüklü yelek
İsim
otomatik bomba atar
İsim, Askerlik
otomatik bomba salma makinası
İsim
bombalı araç saldırısı
İsim