Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. yeter ki, … diği sürece.
    Just so he gets his 3 meals a day he doesn't care what happens: Günde
    3 öğün yemeği önüne geldiği sürece dünya yıkılsa aldırmaz.
  2. öyle, doğru, haklısın.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

Just so you know, ...
Bilginiz olsun, ... Zarf
Just so you know, ...
Aklınızda bulunsun, ... Zarf
Just so you know, ...
Haberin olsun, ... Zarf
just as … so
gibi … de, keza, tıpkı, benzer şekilde.
Just as French people enjoy their wine, so the British enjoy
their beer: Fransızlar şaraba düşkün olduğu gibi İngilizler de biraya düşkündür.
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.