airplane

English-Turkish Translation

  1. Noun, Aviation uçak
  2. Noun uçak, tayyare.
    Brit.:
    areoplane.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

all metal- airplane
madeni uçak
company airplane
şirket uçağı
delta wing airplane
üçgen kanatlı uçak
fighter airplane
avcı uçağı
fly in an airplane
uçak kullanmak Verb
fly in an airplane
uçakla uçmak Verb
freight airplane
yük uçağı
go by airplane
uçakla gitmek Verb
ground an airplane
uçağın yerden kalkmasına engel olmak Verb
hijack an airplane
bir uçağı kaçırmak Verb
kill an airplane
bir uçak düşürmek Verb
military airplane
askeri uçak
naval airplane
deniz uçağı
parabrake an airplane
uçak indiğinde paraşütle frenlemek Verb
pilot an airplane
uçak kullanmak Verb
private airplane
özel uçak
redress an airplane
uçağı normal yerine getirmek Verb
redress an airplane
bir uçağı doğrultmak Verb
ride an airplane
uçağa binmek Verb
rocket (driven) airplane
roketle işleyen uçak
rocket driven airplane
roketle işleyen uçak
stabilize an airplane
uçağı dengelemek Verb
stabilize an airplane
bir uçağın dengesini sağlamak Verb
stack up an airplane
uçağı bekleme pistine sokmak Verb
stunt an airplane
bir uçakta hüner gösterisi yapmak Verb
stunt an airplane
gösteri uçuşu yapmak Verb
transport mail by airplane
postayı uçakla taşımak Verb
airplane accident
uçak kazası
airplane baggage
(US) uçakla taşınan eşya
airplane carrier
uçak gemisi.
airplane cloth
(a) uçak kumaşı: eskiden uçak kanat ve gövdesini yapmakta kullanılan kumaş, (b) gömlek ve pijama dikmekte
kullanılan buna benzer bir kumaş.
airplane crash
uçak kazası
airplane engine
uçak motoru
airplane engine plant
uçak motoru fabrikası Noun
airplane luggage
(Br) uçakla taşınan valiz
airplane spin
havada döndürme: hasmını başından yakalayıp omuz üstünde döndürerek mindere fırlatmaktan ibaret güreş oyunu.
airplane undercarriage
uçak iniş takımı
air plane
uçak
Department of Airplane/Aircraft
Uçak Dairesi Noun, Organizations
English-Turkish phrases from Zargan's own database