emanet olarak bırakmak
Verb
başka tarihe attırmak
Verb
bakmak, nazır/yönelik olmak, açılmak.
The window gives on the sea. The door gives onto the garden.
bir pazarlığı tokalaşarak sonuçlandırmak
Verb
... hakkında görüş bildirmek
Verb
tanıklık etmeye çağrılmak
Verb
birisine bir hususta bilgi vermek.
bir yatırımdan iyi kazanç sağlamak
Verb
bir senedi kırdırmak
Verb
bir davada karar vermek
Verb
dava hakkında hüküm vermek
Verb
bir şey üzerinde konuşma yapmak
Verb
tutunacak bir dal bırakmamak, kıskıvrak bağlamak, çaresiz bırakmak.
davanın ayrıntılarını vermek
Verb
el sıkarak anlaşmak, mutabık kalmak.
mahkemede biri lehine tanıklık etmek
Verb
bir kimsenin arzularına/isteğine ram olmak/boyun eğmek, istenileni seve seve vermek.