aktif karbon
Noun, Medicine
aktif karbon filtre
Noun, Chemistry
aktif karbon
Noun, Medicine
aktif karbon filtre
Noun, Chemistry
aktif karbon
Noun, Medicine
aktif karbon filtre
Noun, Chemistry
(hisse senetleri) en baştan talep görmek
Verb
bu hisseler pek hareketli
dolandırıcılık amacıyla bile bile gizleme
aktif tahvil (faizi çıkarıldığı tarihte baştan ödenen tahvil
piyasaya sürüldüğünden itibaren sabit faiz getiren tahvil
piyasaya sürüldüğünden itibaren sabit faiz getiren tahvil
borsa simsarlarının ikrazatı ya da müşterilerin marj programlarını teminat altına almak için borsa simsarlarının
kendileri veya müşterisi için menkul
bir ihraç bankasının piyasaya sunmuş olduğu ve halkın elinde bulunan banka senetleri toplamı
borsada faal muameleler
Noun
borsada faal muameleler
Noun
faiz getiren borçlar
Noun
etkin çekirdekli galaksi
Noun, Astronomy
etkin bağışıklık, aktif muafiyet.
aktif bağışıklık
Noun, Virology
vücuda yerleştirilebilir aktif tıbbi cihazlar
Noun
yazın buzu çözülen toprak tabakası.
muvazzaflar kadrosu
Noun, Military
muvazzaf kadro, faal görevde bulunan askerî personel listesi.
etkin dinleme
Noun, Communication
aktif kütle
Noun, Physics
aktif oksijen
Noun, Textile Industry
faile göre kişisellik ilkesi
Noun, International Law
etkin personel
Noun, Military
etkin pişmanlık
Noun, Law
aktif satışlar
Noun, Competition Law
aktif (günlük cirolu) menkul değerler
Noun
aktif menkul değerler
Noun
bir işte faal hissesi olma
etkin bölge
Noun, Biology
aktif bölge
Noun, Biology
borsada çok alınıp satılan hisse senetleri
Noun
faal hisse senet dileri
Noun
işlem gören hisse senet dileri
Noun
işlem gören hisse senetleri
Noun
alışverişi çok olan hisse senedi
faal hisse senetleri
Noun
motorlu araçlar için bilgisayarlı süspansiyon sistemi
ticaret muvazenesi fazlalığı
ihracatın ithalattan fazla olması
aktif taşıma
Noun, Engineering
üyelerin yönetimde aktif rol aldığı tröst
üyelerinin idarede aktif rol aldığı tröst
aktif yanardağ
Noun, Geography
... sektöründe faaliyet göstermek
Verb, Management
faal bir sendikacı olmak
Verb
(askerlik) faal hizmette olmak
Verb
aktif ve pasif borçlar
Noun
vazife malulü
Noun, Military
faal hizmette çalıştırılabilir
bir işte faal hissesi olmak
Verb
aktif işbirliği yönetmeliği
Noun, Competition Law
pişmanlık yönetmeliği
Noun, Competition Law
işte faal olarak kalmak
Verb
bir subayı muvazzaf listesinden çıkarmak
Verb
faal hayattan çekilmek
Verb
faal hizmetten çekilmek
Verb
bir şeyde faal rol oynamak
Verb
bir şeyde faal rol almak
Verb