bir ayağı çukurda olmak
Verb
sıfıra yakın
Adjective, Mathematics
alışverişini evin çevresinde yapmak
Verb
(olumsuz tümcelerde) asla, kat'iyen.
This is not to say that we are anywhere near being able to control the inflation: Bu, asla enflasyonu kontrol altına alabileceğimiz anlamına gelmez.
She is not anywhere near as pretty as her sister: O, hiç de kızkardeşi kadar güzel değildir.
yaklaşmak, yanına/yakınına gelmek.
köşe bucak, her yerde(n), her tarafta(n), dünyanın/yurdun dört bucağın(d)a(n).
They looked far and wide for the missing dog.
tutumlu hayat sürmek
Verb
…'den pek uzak. asla … değil, hiç de … değil.
The bus is nowhere near as dear as the train: Otobüs
asla tren kadar pahalı değildir (Otobüs trenden çok daha ucuzdur).
pek okadar değil, daha az.
“Is it $20 for a taxi to the airport?” “ No, nothing like that.” Hava
alanına taksi 20 dolar tutar mı? Hayır, pek o kadar tutmaz.
…'den pek uzak. asla … değil, hiç de … değil.
The bus is nowhere near as dear as the train: Otobüs
asla tren kadar pahalı değildir (Otobüs trenden çok daha ucuzdur).
çok daha az.
He is nowhere near as clever as his brother is: Kardeşi kadar zeki değildir.
köşe bucak, her yerde(n), her tarafta(n), dünyanın/yurdun dört bucağın(d)a(n).
They looked far and wide for the missing dog.
(a) yakın, el altında, yakın(ın)da, yöresinde, (b) yakın (gelecekte).
hafif bira (%0.5'ten daha az alkollü).
Noun
günleri kapsayan bir dönem içindeki işleyişinin incelenmesi
Yakın Doğu.
Near Eastern: Yakın Doğu+.
Noun
(a) (taşıt vb.) çarpışmaya ramak kalmış, (b) (spor) neredeyse isabet edecek.
(US) para benzeri (para olmadığı halde para olarak kullanılabilir değer
para olmadığı durumda para yerine geçen aktif değer
para benzeri (para olmadığı halde para yerine geçen aktif değer
yersiz, münasebetsiz, yakışıksız.
That joke of his was a bit near the knuckle, don't you think?
az kalsın/hemen hemen /nerde ise başarısızlıkla/hezimetle/felaketle sonuçlanan olay (seçim, yarışma,
hücum, savaş vb.).
What a near thing that was! My enemies nearly got me!
Noun
tehlikeden paçayı kurtarma
paçasını tehlikeden zor kurtaran
anımsanabildiği kadarıyla
birşeyin yakınına yerleştirilmiş olmak
Verb
birşeyin yakınında kurulu olmak
Verb
birşeyin yakınında bulunmak
Verb
neredeyse otobüsün altında kalmak
Verb
az kaldı katil olmak
Verb
mümkün olduğu kadar ucuza satmak
Verb
tehlikeli oyun oynamak
Verb
bir şey eli altında olmak
Verb
yakın bir tarihte
Adjective
teklif edilen fiyatlara mümkün olduğu kadar bağlı kalmak
Verb
yakın civara ziyaretlerde bulunmak
Verb
tehlikeyi göze almak
Verb
mümkün olduğu kadar yakın seyretmek
Verb