bir müşterinin simsarına borsa açıldığındaki fiyat üzerinden bir menkul değeri satması veya alması için emir vermesi
iş imkanı
Noun, Employment
dükkânların alış veriş için geç vakte kadar açık kalması
(satranca) vezirin önündeki piyadeyi iki ileri sürerek başlama.
bir aralığı kapatmak
Verb
bir deliği doldurmak
Verb
bir boşluğu doldurmak
Verb
borsanın o günkü açılışından hemen sonra (en iyi fiyatla) gerçekleştirilecek alım ya da satım emri
US birbirinden çok farklı kurların söz konusu olduğu açılış kotasyonu
pazarları açık olan dükkân
borsanın açılışında menkul kıymetlerin arz ve talep fiyatları arasında epey farklılık bulunması
açılış açılma bilançosu
Noun
bir hesabın yeni muhasebe dönemi başındaki bakiyesi
(açık artırmada) açılış fiyat teklifi
televizyon ya da radyo programının sunuluşu
bir reklam ajansındaki münhal yer
bir sözleşmenin başlangıcı
bir konuşmanın başlangıçı
müzakereleri açılış açılma
parlementonun açılış açılma
adliye tatilinden sonra mahkemelerin yeniden açılması
defterlerin ilk sayfasındaki beyan
defterlerin ilk sayfalarındaki beyan
(muhasebe döneminin başında emtia ve bitmiş mamuller stoğunun değeri
açılış açılma konuşmaları
Noun
oy verme yerinin açılışında
resmi açılış hemen başlanacak iş olanağı
üretim durumundaki mallar açılış envanteri
üretim durumundaki malların açılış envanteri
lokal açma ve işletme izin belgesi
Noun
mektupların açılmasını kontrol etmek
Verb
mahkemelerin açılış açılması