parlak

Turkish-English Translation

  1. successful
  2. fresh
  3. bright
  4. clear
  5. glad
  6. clever
  7. lively
  8. liquid
  9. Adjective glorious
  10. shiny
  11. polished
  12. crisp
  13. glare
  14. gleaming
  15. orient
  16. broad
  17. Adjective luminous
  18. crystalline
  19. astute
  20. illustrious
  21. slick
  22. radiant
  23. ablaze
  24. lucid
  25. gay
  26. resplendent
  27. incandescent
  28. Adjective lustrous
  29. suave
  30. irradiate
  31. luminescent
  32. glossy
  33. brilliant
  34. shining
  35. effulgent
  36. lightsome
  37. glistering
  38. flaring
  39. luminary
  40. glowing
  41. lambent
  42. aglitter
  43. sheeny
  44. lucent
  45. splendent
  46. aureate
  47. auroral
  48. transparent
  49. sparkling
  50. luculent
  51. satin finish
  52. lightful
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

(ay ile ilgili olarak) yarıdan fazlası parlak
gibbious
(giysiler , vb) parlak
glace
(renk) aşırı parlak
loud
(renk) parlak
live
(renk) parlak
rich
(renkler) çok parlak
prismatic
çok parlak
vivid
çok parlak
glaring
çok parlak
brilliant
çok parlak
refulgent
geleceği parlak
promising
pürüzsüz ve parlak
satiny
yumuşak ve parlak
lustrous Adjective
yumuşak ve parlak
silken
parlak başarı elde etmek
to come off with flying colours Verb
parlak baskı
high gloss print
parlak baskı
glossy print
parlak beklentileri olmak
to hold out bright prospects Verb
parlak bir evlilik yapmak
to make a brilliant marriage Verb
parlak bir geleceği olmak
to make out for a brilliant future Verb
parlak bir geleceği olmak
to have a great future Verb
parlak bir gelecek vaat etmek
to mark out for a brilliant future Verb
parlak bir şekilde
brightly Adverb
parlak desenli perdelik
chintz
parlak ekonomik gelecek
economic bright-outlook
parlak fikirli adam
man of ideas
parlak fotoğraf baskısı
glossy photographic print
parlak geleceği olmak
to have a great future Verb
parlak gelecek
bright prospects
parlak göstermek
to gild Verb
parlak havlı duvar kâğıdı
flock- paper
parlak ifade
clear account
parlak kâğıt
shiny paper
parlak kırmızı
vermilion
parlak kırmızı
cardinal
parlak kişilik
sparkler
parlak koyu mavi
royal blue
parlak madeni pul
tinsel
parlak mavi renk
sapphire blue
parlak meslek hayatı
brilliant career
parlak mor
fuchsia Adjective
parlak mor
magenta Adjective
parlak mor
deep fuchsia Adjective
parlak öğrenci
bright student
parlak olmayan
matte
parlak olmayan gelecek
dull prospects
parlak renkli
flaming
parlak renkli
luminous Adjective
parlak renkli bir tür papağan
macaw
parlak sarı
chrome yellow
parlak saten kâğıt
glazed paper
parlak temsil
star performance
parlak vaatlerle birini kandırmak
to lure someone with bright prospects Verb
parlak ve atılgan bir girişimci
brainiac
parlak ve kuvvetli
vibrant
parlak ve saydam
oriental
parlak ya da koyu renk
oriency
parlak zeka
agility Noun
parlak zekâlı
bright spark
parlak zekâlı olmak
to have an excellent understanding Verb
(ilerisi için) parlak olmayan durum
poor prospects
birden akla gelen parlak fikir
brain wave
birine geleceği parlak ve renkli göstermek
to hold out bright prospects to sb Verb
birini parlak vaatlerle aldatmak
to lure someone with bright prospects Verb
birkaç çeşit parlak ve kükürtlü mineral
glance
canlı parlak fikir
lively idea
çok parlak mavi renk
peachy blur
çok parlak pembe (renk)
shocking pink
çok parlak renkli
lurid
demiryollarında kullanılan parlak işaret lambası
fusee Noun
en parlak devir
heyday
erkeği parlak tüylü bir kuş
bird of paradise
geleceği parlak girişim
promising undertaking
geleceği parlak girişim
promising enterprise
geleceği parlak görünmek
to offer good prospects Verb
geleceği parlak mevki I
position with good prospects
geleceği parlak olmak
to have fine prospects before oneself Verb
geleceği parlak politikacı
rising politician
pantolonu değişik kumaştan parlak düğmeli bir tür ceket
blazer
pek parlak değil
mediocre
pek parlak olmama
mediocrity Noun
pullar ile süslenmiş gibi parlak bir görünüm vermek
to spangle Verb
saten benzeri pamuklu parlak kumaş
sateen
ticaret için parlak gelecek
bright outlook for trade
yumuşak ve hafifçe parlak kumaş
sharkskin
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Parlayan, ışıldayan
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.