fikirlerini başkalarına zorla kabul ettirmeye çalışmak
Verb
akrabalarına bildirmek
Verb
Halkların Demokratik Partisi (HDP)
Noun, Politics-Intl. Relations
(birinin) ağıznı kullanmak
Verb
Birleşmiş Milletler Yerli Halklar Hakları Bildirisi
Noun, International Law
zengin, kültürlü, asil, seçkin, güzide kimseler.
gemi firarileri: 1970'lerde Vietnamdan ufak gemilerle kaçan sığınmacılar.
iki kişi ara sına girmek
Verb
avam, halk, asil veya aristokrat sınıfından olmayan kimse.
Noun
kendi kendini yönetemeyen ya da sömürge ülkelerdeki insanlar
insanlarla tıklım tıklım dolu
yeni kimselerle tanışmaya isteksiz olma
halk üzerinde hâkimiyet kurmak
Verb
mektepliler
Noun, Education-Training
yaşlıların çalıştırılması
propagandayla ulaşılabilen halk kitlesi
yaşlılar için tesisler
Noun
herkesle iyi geçinmek
Verb
insanların arasına karışmak
Verb
kamuoyuna başvurmak, (siyasî) referandum yapmak.
Tanrı'nın seçkin kimseleri
Noun
devletin halk tarafından yönetilmesi
Hemşinliler
Proper Name, Names
Hemşinler
Proper Name, Names
insanların istif edilmesi
(araba) altı kişi almak
Verb
bir halkı yoksullaştırmak
Verb
bir halkı baskı altında tutmak
Verb
bir firmanın kilit mevkideki yöneticileri
Noun
Lazlar
Proper Name, Names
avam, halk, önemsiz kişiler.
Noun
çocuklar, çoluk çocuk.
Noun
Anasır-ı İslamiye
Proper Name, Religion-Faith
(US) büro idari personeli
mazlum halk
Noun, Politics-Intl. Relations
pasaport kontrolu yapan memurlar
pasaport kontrolü yapan memurlar
halkın arasına nüfuz etmek
Verb
dindarlar
Noun, Religion-Faith
(iktidar) halkta olmak
Verb
(yetki) halkın elinde olmak
Verb
s sel gibi akan halk yığını
(a) mahalle halkı, (b) sokak serserileri, hippiler.
Fransızlar, Fransız halkı.
en yüksek kalite insanlar
devlet işletmelerinin üst düzey yöneticileri
Noun
kibar kimselerle düşüp kalkmak
Verb
toplumun ünlü kişilerinin yaşamlarının konu edildiği gazetecilik türü
toplu taşıma (sistemi): halk kütlelerini hava alanlarında, alışveriş merkezlerinde taşıyan sistem (yürüyen merdiven vb.).
Noun
her yaştan insan, her yaştaki insan, yediden yetmişe herkes, küçüklü büyüklü herkes
Noun
her din ve mezhepten kişiler
Noun
Evsliler
Noun, Religion-Faith
İslam ehli
Noun, Religion-Faith
cennet ehli
Noun, Religion-Faith
çok sayıda ziyaretçilerle olanakların zorlaması sonucu turistik bir alanın bozulması
muhtemelen tanıdığınız insanlar
halk yerleşim bölgeleri: Komünist Çinde toplu çiftçilik/madencilik/balıkçılık vb. yapmak için 2000-4000
ailelik toplu bölgeler.
commune ile ayni anlama gelir.
Noun
davalı ve davacının savlarını sundukları ve yargı kararına bağlı kalmayı kabul ettikleri resmi olmayan mahkeme
Noun, Law
kapitalist demokrasiyle komünist demokrasisi arasındaki farkı belirtmek amacıyla komünistlerin benimsediği deyim
halkı ayaklanmaya kışkırtmak
Verb
gecekondulardaki halka konut bulmak
Verb
konukları akşam yemeği için yerleştirmek
Verb
insanları birbirine katmak
Verb