target

English-Turkish Translation

  1. hedef.
  2. amaç, gaye.
  3. tenkit konusu, tenkide/eleştiriye konu olan kimse.
    to be the target for popular ridicule: halka
    gülünç olmak, elâleme rezil ve maskara olmak.
  4. yuvarlak kalkan.
  5. uzaktan görülebilecek yuvarlak işaret levhası.
  6. demiryolu makas levhası (hattın açık/kapalı olduğunu gösterir).
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

fall short of one's target
hedefine ulaşamamak Verb
have as one's target
hedef almak Verb
approach to target
hedefe yaklaşma
area target
bölge hedefi
budget target
bütçe hedefi
budgetary target
bütçe hedefi
center of the target
hedef merkezi
conglomerate target
holding hedefi
demolition target
tahrip hedefi
earnings target
hedeflenen kâr
expenditure target
masraf hedefi
full employment target
tam istihdam hedefi
guide a missile to its target
füzeyi hedefine yöneltmek Verb
guide a missile to its target
bir füzeyi hedefine yöneltmek Verb
hit a target
rastlamak Verb
hit the target
hedefe isabet etmek Verb
investment target
yatırım hedefi
legitimate target
meşru hedef Noun, Military
miss the target
ıskalamak Verb
on target
(a) hedefe yöneltilmiş, gayeye hizmet eden, isabetli, (b) kıvamında, maksada uygun/elverişli.
output target
randıman hedefi
pay target
maaş artırma tavanı
pinpoint a target
bir hedefi saptamak Verb
pinpoint target
küçük ve kesin hedef
planning target
planlama hedefi
population target
varılması planlanan nüfus
prime target
ana hedef
production target
üretim hedefi
profit target
kâr hedefi
sales target
satış hedefi (ulaşılması istenilen adetsel satış hedefi saptanması
shoot or throw something so that it hits the target
rast getirmek Verb
soft target
kolay hedef
strike target
grevin amacı
to miss the target
karavana atmak (argo) Verb
target acquisition
hedef tespiti
target area
hedef bölgesi
target area
hedef alanı
target audience
hedef kitle Noun, Advertising
target audience
hedef izleyici kitlesi Noun, Advertising
target audience
hedef kitle Noun
target costs
standart maliyet
target date
amaçlanan tarih: tasarlanan başlama/bitim tarihi.
target destruction
hedef tahribi
target figures
hedef lenen rakamlar Noun
target group
hedef grup
target group
hedef kitle Noun, Advertising
target industries
hedef sanayiler Noun
target inventory
hedeflenen stok mevcudu
target language
hedef dil
target language
hedef dil Noun, Translation
target language
erek dil Noun, Translation
target market
hedef piyasa
target market
hedef pazar
target practice
atış talimi.
target price
(AT) hedef fiyat (bir malın AT tarafından saptanan fiyatı
target price
hedef fiyat
target rebate
hedef indirimi Noun, Competition Law
target something on someone
birşeyi birine yöneltmek Verb
target something on someone
birşeyle birini hedeflemek Verb
target something on someone
birşeyle birini hedef almak Verb
target something on something
birşeyi birşeye yöneltmek Verb
target something on something
birşeyle birşeyi hedeflemek Verb
target something on something
birşeyle birşeyi hedef almak Verb
target text
hedef metin Noun, Translation
target text
erek metin Noun, Translation
target tracking unit
hedef izleyici birim Noun, Military
(mil slang) missing target completely
karavana
undershoot its target range
hedefine isabet ettirememek Verb
weapon target line
silah hedef hattı
English-Turkish phrases from Zargan's own database