tatil

Turkish-English Translation

  1. off
  2. rest
  3. standstill
  4. holiday
  5. respite
  6. intermission
  7. Noun vacation
  8. leave day
  9. vac
  10. long break for a meal
  11. (school) breaking-up
  12. congé
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

(grev) iş tatili
layoff
banka resmi tatili
bank holiday
bankanın faaliyetinin tatili
bank failure
bayram tatili
religious holiday
bayram tatili
national holiday
kar tatili
snow day Noun, Education-Training
Noel tatili
christmas holidays
öğle tatili
lunch break
okul tatili
school vacation
okul tatili
study leave
parlamento tatili
congressional recess
parlamento tatili
recess of parliament
parlamento tatili
(US) congressional recess
piyasa tatili
valium holiday
Roma Tatili
Roman Holiday Proper Name, Cinema
seçim tatili
election recess
Tatil ve diğer kısa süreli konaklama yerleri (NACE kodu: 55.2)
Holiday and other short-stay accommodation (NACE code: I55.2) Noun, Trades-Professions
Tatil ve diğer kısa süreli konaklama yerleri (NACE kodu: 55.20)
Holiday and other short-stay accommodation (NACE code: I55.2.0) Noun, Trades-Professions
yarıyıl tatili
half term
yatılıların hafta sonu tatili
home- coming weekend
yaz tatili
summer holiday
yıl ortası dinlenme tatili
half- yearly rest
adli tatil
vacations
adli tatil
judiciary recess
adli tatil
vacation Noun, Law
adli tatil
judicial holiday
adli tatil
judicial recess Noun, Law
deniz kıyısında tatil
seaside holiday
dış ülkede tatil
foreign vacation
dış ülkelerde tatil
foreign vacation
geçici tatil
suspension
hak edilmiş tatil
well-earned rest
hak edilmiş tatil
well earned rest
kanuni tatil
legal holiday
kısa tatil
short holiday
memleket dışında tatil
foreign holiday
öğleden sonra tatil
afternoon off
öğleden sonraki tatil
half holiday
resmi tatil
general holiday
resmi tatil
official holiday
resmi tatil
public holiday
resmi tatil
legal holiday
resmi tatil
recognized holiday
resmi tatil
bank holiday
resmi tatil
statutory holiday
üç haftalık tatil
three weeks holiday
üç haftalık tatil
d- weeks holiday
ücretli tatil
(US) vacation with pay
ücretli tatil
vacation with pay
ücretsiz tatil
vacation without pay
ücretsiz tatil
(US) vacation without pay
uzun tatil
long vacation
tatil avukatı
vacation barrister
tatil bütçesi
(US) vacation budget
tatil bütçesi
vacation budget
tatil bütçesi
holiday budget
tatil çalışması
holiday work
tatil cenneti
holiday paradise
tatil cenneti
vacation paradise
tatil cenneti
(US) vacation paradise
tatil danışma servisi
(US) holiday information service
tatil danışma servisi
vacation information service
tatil de kalınan yer
holiday stay
tatil de kalma yeri
holiday accomodation
tatil dönemi
(US) holiday period
tatil edilmek
to be abandoned Verb
tatil etmek
to cease (doing sth) temporarily Verb
tatil etmek
to close (a place) temporarily Verb
tatil etmek
to suspend Verb
tatil evi
second home
tatil evi
lodge
tatil evi
vacation home
tatil evi
(US) holiday home
tatil geçirilen köşk
holiday residence
tatil geçirme bölgesi
holiday region
tatil geçirme yeri
vacation site
tatil geçirme yeri
(Br) vacation site
tatil geçirme yeri
vacation spot
tatil geçirme yeri
vacation land
tatil geçirme yeri
(US) holiday land
tatil gezisi
holiday cruise
tatil gezisi
vacation trip
tatil gezisi
holiday travel
tatil giyimi
leisure wear
tatil günü
open day
tatil günü
red-letter d
tatil günü
day rest
tatil günü
free day
tatil günü
day off
tatil günü
open d
tatil günü
(Fr.) jour de fête
tatil günü
day of rest
tatil gününe denk gelmek
to fall on a holiday Verb
tatil için kapalı olma
holiday shutdown
tatil için para biriktirme planı
(US) holiday saving plan
tatil için para biriktirme planı
vacation saving plan
tatil için para biriktirmek
to save up money for a holiday Verb
tatil için para biriktirmek
to save money for a holiday Verb
tatil için üniversiteden ayrılmak
to go down from the university Verb
tatil ikramiyesi
(US) holiday bonus
tatil ikramiyesi
vacation bonus
tatil izdihamı
holiday rush
tatil izni
vacation adventure
tatil izni
(US) holiday adventure
tatil izni
vacation Noun
tatil kampı
holiday camp
tatil kamplarında bungalov
chalet
tatil kasabası
resort town Noun
tatil köyevi
holiday chalet
tatil köyü
holiday village Noun, Tourism
tatil köyü
vacation village
tatil köyü tatil
holiday camp village
tatil köyü tatil
(US) vacation village
tatil kursları
vacation school Noun
tatil masrafı
(US) holiday expense
tatil masrafı
vacation expense
tatil mevsimi
holiday season
tatil münasebetiyle kapanma
(US) holiday shutdown
tatil münasebetiyle kapanma
vacation shutdown
tatil ödevi
holiday task
tatil posteri
holiday poster
tatil programı
holiday schedule
tatil rehberi
holiday guide
tatil rezervasyonu
holiday booking
tatil sigortası
holiday insurance Noun
tatil sırasında açılan kurs
(US) holiday school
tatil sırasında açılan kurs
vacation school
tatil sırasında çalışma
premium pay
tatil süresi
(US) holiday period
tatil tarifesi
(airlines) holiday tariff
tatil tazminatı
vacation allowance
tatil tesisleri
vacation facilities Noun
tatil tezminatı
(US) holiday allowance
tatil ticareti
holiday trade
tatil trafiği
holiday traffic
tatil turu
holiday tour
tatil vakti
recess
tatil yapmak
to holiday Verb
tatil yapmak
to want a holiday Verb
tatil yapmak
to vacation Verb
tatil yapmak istemek
to want a holiday Verb
tatil yeri
holiday spot
tatil yolculuğu
holiday travel
tatil yolculuğu yapmak
to run a holiday Verb
tatil zamanı
holiday time
tatil zamanı
hols
tatil zamanı
(US) vacation season
tatil zamanı
vacation season
tatil zamanı
vacation time
tatil zamanı hâkimlik eden hâkim
vacation judge
(havayolu) tatil tarifesi
holiday tariff
(iş) geçici olarak tatil etme
partial cessation
(parlamento) tatil başlamak
to rise for recess Verb
(parlamento) tatil kurulu
intersessional committee
adli tatil sırasında nöbetçi hâkim
vacation judge
adliyenin tatil olduğu gün
nonjudicial day
banka tatil günü
nonbusiness d
banka tatil günü
(Br) nonbusiness day
bir fabrikayı tatil etmek
to stop a factory Verb
bir toplantıyı mecburen tatil etmek
to break up a meeting Verb
bol güneşli tatil beldesi
sunspot Noun
borsa tatil günü
stock- exchange holiday
borsa tatil günü
stock-exchange holiday
bütün tesislerde işleri tatil etme
plant-wide shutdowns
çalışılmayan tatil günleri
nonbusiness days Noun
dağ tatil beldesi
mountain resort Noun
devre mülk tatil sözleşmesi
time-share holiday contract
fabrikada işi tatil etme
shutdown
fabrikayı tatil etmek
to tie a factory Verb
geçici olarak işin tatil edilmesi
suspension of work
geçici olarak tatil etmek
to intermit Verb
hükümdar emriyle parlamentoyu tatil etmek
to prorogue Verb
işi tatil etme
time- out
işi tatil etmek
to suspend work Verb
kanuni tatil günü
day of obligation
mevsim gereği işyerinin tatil edilmesi
seasonal shutdown
milli tatil günü
national holiday
okul tatil etmek
to break up school Verb
okul tatil günü
playday
okulu tatil etmek
to break up school Verb
ortalama tatil süresi
average length of holiday
resmi tatil ilan etmek
to proclaim a public holiday Verb
toplantıyı mecburen tatil etmek
to break up a meeting Verb
toplantıyı tatil etmek
to leave the chair Verb
üretimi tatil etme
shutdown in production
yasal tatil günü
official holiday
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Faâliyetine ara verme, durdurma
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.