Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. Fiil savunmak, müdafaa etmek, önlemek.
    The army defends our country against enemy attack.
  2. Fiil (dava, adlî kovuşturma vb.) karşı koymak, muhalefet/itiraz etmek.
  3. Fiil, Hukuk (mahkemede) savunmak, müdafaa etmek, avukatlığını yapmak.
  4. Fiil (bir fikri, nazariyeyi vb.) savunmak, desteklemek.
    How can you defend such a crazy theory?
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

defend one's case
davasını savunmak Fiil
defend one's country
memleketini savunmak Fiil
defend one's life
canını korumak Fiil
appear to defend
savunma için mahkemeye çıkmak Fiil
warrant to sue and defend
avukat vekâletnamesi
defend a claim
bir iddiayı savunmak Fiil
defend a prisoner at bar
bir sanığı savunmak Fiil
defend a prisoner at the bar
davalıyı savunmak için mahkemeye çıkmak Fiil
defend a suit
bir davayı savunmak Fiil
defend a suit
(US) bir davada savunma yapmak Fiil
defend a suit
dava da savunma yapmak Fiil
defend an action
bir davada savunmada bulunmak Fiil
defend an opinion
bir fikri savunmak Fiil
defend from/against
korumak, himaye/muhafaza etmek.
She defended her children from the mad dog. The sentry defended the
platoon against sudden attack.
defend in court of law
mahkemede davalı sıfatıyla savunmaya çıkmak Fiil
defend oneself
kendini korumak Fiil
the right to defend oneself before a court
müdafaa hakkı
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.