kalabalığı yararak ilerlemek
Fiil
itip kakarak yol açmak
Fiil
kalabalıkta kendine yol açmak
Fiil
kalabalıkta arkadaşlarını seçmek
Fiil
kalabalıkta ite kaka ilerlemek
Fiil
omuz atarak kalabalığı yarmak
Fiil
kalabalıkta kendine yol açmak
Fiil
kalabalıkta kendine bir yol açmak
Fiil
kalabalık içinden kendine bir yol açmak
Fiil
kalabalık arasından kendine yol açmak.
kalabalığı geri itmek
Fiil
bir topluluğa hitap etmek
Fiil
kalabalığın bakışına açık olmak
Fiil
kalabalık tarafından sarılmak
Fiil
(US) tahvil ticaretinde uzmanlaşmış menkul değerler piyasasında çalışan simsarlar
tahvil ticaretinde uzmanlaşmış tahvillar
tiyatroda bütün yerlerin satılmış olması
kalabalıkta birini seçmek
Fiil
kalabalığa ateş etmek
Fiil
kalabalığa uymak, başkalarının yaptığını yapmak.
I do what I want to do; I don't follow the crowd:
Ben başkalarının yaptığını değil, canımın istediğini yaparım.
kalabalıkta yolunu açmak
Fiil
kalabalıkta kendine yol açmak
Fiil
kalabalığı ite kaka yararak ilerlemek
Fiil
belirli bir modayı izleyiciler grubu
kalabalığın yaklaşmasını önlemek
Fiil
gürültülü kalabalık, büyük şehrin velvelesi.
kalabalıkta yol açmak
Fiil
kalabalıkta kendine yol açmak
Fiil
yasak savmak, ilk bakışta isteğe uygun görünmek, (inceden inceye muayene edilmezse) şayanı kabul olmak.
It might pass in a crowd: İyi değil ama, yasak savar (hiç yoktan iyi).
halkın içgüdüsüne hitap etmek
Fiil
(polis) kalabalığı geri itmek
Fiil
sivrilmek, kendini göstermek, birçok kimselerden daha üstün olduğunu ispatlamak.
yol kenarında dizilen kalabalık
kalabalıkta ite kaka ilerlemek
Fiil
kalabalıkta bir arkadaşı tespit etmek
Fiil
herkes tarafından görülmek
Fiil
İki kişi eğlenir, üçüncüsü cansıkar.
bir kalabalığın duygularını dile getirmek
Fiil
kalabalığı yararak ilerlemek
Fiil
bir borçluyu sıkıştırmak
Fiil
bir odaya çok mobilya sıkıştırmaya çalışmak
Fiil
halk yığınını kontrol altında tutma
kalabalık/kütle halinde girmek, doluşmak.
-e yer bırakmamak, sıkıştırarak çıkarmak, dışarıya itelemek.
Your article was crowded out of the magazine; I'm sorry: Dergide makalenize yer kalmadı, özür dilerim.
yer darlığından bir makaleyi gazeteye koymamak
Fiil
kalabalığı ilerletmek
Fiil